Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/7333 E. 2018/8132 K. 19.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/7333
KARAR NO : 2018/8132
KARAR TARİHİ : 19.11.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sanıklar …, …, …, … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan; beraat
2-Sanık … hakkında;
a-TCK’nın 158/1-j, 43/1, 62/1, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet,
b-204/1, 43/1, 62/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar …, …, …, …, …, …, …’ın beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık …’ın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık … Aykıl müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Zincirleme suç hükümlerinin uygulandığı olayda suç tarihinin son kredi sözleşme tarihi olan 05/07/2007 olmasına rağmen hatalı olarak 12/12/2006 tarihinin yazılmasının mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık …’ın Taşıtlar isimli ve Aksel isimli şirketin vekili olarak noterden düzenlenen vekaletnamelerle 04.10.2006 ve 05.10.2006 tarihlerinde atandığı, sanık …’un vekili olduğu Taşıtlar isimli şirket adına katılan … A.Ş. Ofis Şubesi’nden sanık … adına 12.12.2006 tarihinde (80.000 TL), sanık … adına 12.02.2007 tarihinde (50.000 TL), sanık … adına 31.08.2006 tarihinde (50.000 TL), sanık … adına 18.12.2006 tarihinde (60.000 TL), sanık … adına 16.11.2006 tarihinde (50.000 TL), sanık … adına 24.05.2007 tarihinde (50.000 TL), sanık … adına 16.11.2006 tarihinde (45.000 TL), Taşıtlar isimli şirketin kendisi adına da 06.10.2006 tarihinde (125.000 TL), Akmert Sigorta isimli şirket adına 05.07.2007 tarihinde (70.000 TL) bedelli araç kredisi başvurusunda bulunduğu, Kredilere konu araçlara ilişkin proforma faturaların sanık … tarafından düzenlenerek müşteki banka şubesine verildiği, buna göre kredi talebinde bulunan sanıklar ile şirket yetkilisi sanık …’ın kredi sözleşmelerini imzalandığı, kredi bedellerinin bir kısmının doğrudan bir kısmının ise kredi alanların talimatları ile … ve tüzel kişiler hesabına yatırıldığı, sanık …’ın düzenlediği proforma faturalara konu araçların bir kısmının tescil kaydının bulunmadığı, bir kısmının ise kredi kullanan sanıklardan başka ilgisiz kişiler adına kayıtlı bulundukları, bu şekilde sanıkların üzerilerine atılı suçları işledikleri iddia olunan olayda;
1-Sanıklar …, …, …, …, …, … ve … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekili sanık ’ın nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık … müdafi tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıkların savunmaları, sanık …’un ikrara yönelik savunması,katılan vekilinin ve tanıkların beyanları, bilirkişi raporları ile dosya kapsamından mahkemece sanıklar …, …, …,…, …, … ve … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden verilen beraat hükümleri ile sanık … hakkında atılı nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden verilen mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiş olup, katılan banka görevlileri konusunda mahkemece suç duyurusunda bulunulmuş olması nedeniyle zamanaşımı sürelerinde göz önünde bulundurularak, mahkemece sanık …’un eyleminin sübut bulması karşısında bu hususta eksik araştırmaya yönelik bozma isteyen tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanık … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik olarak; 5237 sayılı TCK’nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j), (k) ve (l)bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken, elde olduğu kabul edilen haksız menfaat miktarının iki katı esas alınmak suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılamamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin beraat hükümlerinin usul ve yasaya aykırı olduğuna atılı suçun sübut bulduğuna dair, sanık … müdafinin atılı suçun sübut bulduğuna, lehe hükümlerin uygulanmadığına dair temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanık …’a atılı resmi belgede sahtecilik suçu yönünden verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafi tarafından yapılan temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın ikrara yönelik savunması, katılan vekilinin ve tanıkların beyanları, bilirkişi raporları ile dosya kapsamından katılan bankadan kredi kullanımı esnasında sunulan suça konu araç satış faturalarının resmi belge olmayıp özel belge niteliğinde olduğu gözetilmeden ve ayrıca CMK’nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanınmadan resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,

Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 19/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.