Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/6583 E. 2018/9715 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/6583
KARAR NO : 2018/9715
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : Sanık hakkında açılan kamu davasının CMK 223/8. maddesi uyarınca düşmesine

Bedelsiz senedi kullanma suçundan, sanık hakkında verilen düşmeye ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Mahkeme tarafından temyiz süresinin 15 gün olarak belirtilmesi nedeni ile temyiz yolu başvurusunda yanıltılma karşısında, katılan vekilinin temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek,
Ayrıca her ne kadar mahkemece bozma ilamına uyulup uyulmadığı hususunda bir ara karar verilmemiş ise de, Ceza Genel Kurulunun kararlılık gösteren içtihatlarında da açıkça belirtildiği üzere, mahkemece bozma kararı doğrultusunda uygulama yapılması ve bozmadan sonra yapılan inceleme, araştırma ve yeni kanıtlara dayanarak hüküm kurulması karşısında, mahkemenin bozmaya eylemli uyduğu değerlendirilerek yapılan incelemede,
Katılanın, borcu nedeni ile sanığa verdiği suça konu 10/05/2008 düzenleme tarihli 18.000 TL bedelli senedi ödemesine rağmen, sanık tarafından suça konu bedelsiz kalmış senet nedeni ile katılan aleyhine icra takibi başlatarak, ikinci kez senet bedelini tahsil etmek suretiyle bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda,
Sanığa yüklenen ve TCK 156. madde de düzenlenen “bedelsiz senedi kullanma” suçunun takibinin şikayete bağlı bulunduğu, TCK 73. maddesinde de şikayet süresinin “fiil ve failin öğrenildiği günden itibaren 6 ay” olduğu ve şikayetin süresi içerisinde yapılıp yapılmadığının yargılama şartı olarak kabul edildiği, bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, suça konu senet ilgili olarak sanık tarafından icra takibi başlatıldığı ve ödeme emrinin de katılana 17/03/2009 tarihinde tebliğ edildiği, dolayısıyla katılanın en geç bu tarihte bedelsiz kalan senedin aleyhine olarak icra takibine konulduğunu öğrenmiş sayılacağı, bu şekilde yapılan icra takibinden haberdar olan katılanın, altı aylık şikayet süresi geçtikten sonra 12/10/2009 tarihinde sanık hakkında şikayetçi olduğu anlaşıldığından, süresinde yapılmış bir şikâyetin bulunmaması nedeniyle verilen düşme hükmünde her hangi bir isabetsizlik görülmemiştir.

Bozmaya uyularak, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin usul ve esasa ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 18/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.