Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/6216 E. 2019/8501 K. 18.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/6216
KARAR NO : 2019/8501
KARAR TARİHİ : 18.09.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62, 52/2-4, 53/1-2-3 ve 58/6-7. maddeleri gereğince mahkumiyet

Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Hükümden önce 05/08/2017 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanun’un 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 291. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen ve bölge adliye mahkemelerinin kararlarına karşı yedi gün olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği; ancak bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20/07/2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtay’dan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK’un 305 ila 326. maddelerinin uygulanması gerektiği ve 1412 sayılı CMUK’un 310. maddesi uyarınca da temyiz süresinin bir hafta olduğu gözetilmeden, hüküm fıkrasında kanun yoluna başvuru süresinin 15 gün olduğu belirtilmek suretiyle yanıltıcı ifade kullanılmış olması karşısında; sanığın 7 günlük yasal süresi geçtikten sonra yaptığı temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek ve sanığa atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdii edildiği ancak; uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Katılanın, çamaşır makinesinin arızalanması üzerine internete girerek ilgili markanın servis telefonunu ararken, izmirteknikservisler.com adresinde bütün marka ve model makinalara bakan, İzmir’de ve Bodrum’da faaliyet gösteren servis ilanını gördüğü, ilandaki telefonu arayarak kendisini …. olarak tanıtan bir şahısla görüştüğü, katılanın adresine birinin gönderilmesi yönündeki talebi üzerine, sanığın katılanın evine giderek kendisini servis müdürü … olarak tanıttığı, makineyi kontrol eden sanığın, ana kartın yanmış olduğunu belirtip bu parçayı söktüğü ve telefonla servisi arayormuş gibi yaparak parçanın fiyatını sorduğu, görüşmenin ardından katılana elektrik aksamı ile birlikte 350 TL karşılığında arızanın giderebileceğini belirttiği, bunun üzerine katılanın 350 TL tamir bedelini sanığa nakit olarak elden verdiği, sanığın parçayı sipariş edeceklerini ve iki gün sonra gelebileceğini söyleyerek evden ayrıldığı, belirtilen tarihte servis görevlisinin gelmemesi üzerine katılanın daha önce görüştüğü telefon numarasını aradığı, ancak kendisine iş yoğunluğu nedeniyle gelemedikleri şeklinde bahanelerin ileri sürüldüğü, daha sonra ise bu telefon numarasına ulaşamadığı anlaşılmakla; eylemin TCK’nın 157/1. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, atılı suçu işlemediğine ve olayın hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 18/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.