Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/3800 E. 2018/10009 K. 24.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3800
KARAR NO : 2018/10009
KARAR TARİHİ : 24.12.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Özel belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma suçlarından sanığın beraatlerine ilişkin hükümler o yer Cumhuriyet Savcısı ve katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
…. Barosuna kayıtlı avukat olan sanığın katılanın eşinin trafik kazası sonucu vefat etmesi nedeniyle tazminat davası açmak üzere vekaletname ile katılanın kendisi ve çocuklarının vekilliğini üstlenip mahkemece belirlenecek miktarın %10’u olarak vekalet ücretini dava sonunda almak suretiyle anlaşma yapıp 500 TL dava masrafını peşin aldığı halde vekillik görevini gereği gibi yerine getirmediği, davacı vekili sıfatıyla maddi tazminat davasını yaklaşık 4 ay gecikmeli olarak açtığı, katılanın eşi sağlığında asgari ücret üzerinde gelir elde etmesine rağmen bu husus dikkate alınmadan düzenlenen bilirkişi raporuna itiraz etmediği gibi manevi tazminat davasını da açmadığı, vekaletnamedeki ahzu kabz yetkisine dayanarak sigorta şirketinden haricen tahsil ettiği 60.000 TL’nin 10.000 TL’sini müvekkiline vermeyip uhdesinde tuttuğu halde 60.000 TL’nin tamamının ödendiğini gösterir şekilde sahte ibraname düzenlediği ve bu ibranameyi müvekkilinin bilgisizliğinden ve içinde bulunduğu durumdan yararlanarak imzalamasını sağladığı, bu suretle atılı özel belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarını işlediği iddia edilen olayda; sanığın savunması, mağdur ve tanık beyanları, ilgili dava dosyaları, noter belgeleri ile dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçların işlendiğine dair yeterli delil bulunmadığına yönelik mahkemece verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan ve o yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1136 sayılı Kanun’un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/5. maddesi uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilirken, vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesi gerektiği gözetilmeden, katılandan alınarak sanığa verilmesine denilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 2. bendindeki “katılandan alınarak” ibaresinin çıkarılıp “hazineden alınarak” olarak değiştirilmek suretiyle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.