Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/3793 E. 2019/4086 K. 22.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3793
KARAR NO : 2019/4086
KARAR TARİHİ : 22.04.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
KATILANLAR : …, …
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın,… Tekstil Sanayii Anonim Şirketi’nin ortaklarından biri olarak, daha önce sürekli iş yaptığı katılanlara ait şirkete, aldıkları mal karşılığında suça konu 13/10/2007 keşide tarihli 20.000 TL bedelli, 17/10/2007 keşide tarihli 25.000 TL bedelli, 25/10/2007 keşide tarihli 20.000 TL bedelli ve 15/11/2007 keşide tarihli 30.000 TL bedelli çekleri verdiği, katılan henüz vadeleri gelmeyen çekleri 16/10/2007 tarihinde bankaya ibraz ettiğinde, bankanın, çeklerin, tek imza ile imzalandığını gerekçe olarak göstererek katılanlara ödeme yapmadığı, sanığın, çift imza ile imzalanması gereken çekleri tek imza ile imzalayıp katılana vermek suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanığın yetkili olduğu şirketle katılanların şirketi arasında uzun yıllardır devam eden bir ticari ilişki bulunduğu, bu ilişki kapsamında daha önce, bir çok çekin sanık tarafından tek imza ile imzalanarak katılanlara verildiği, bu çeklerin karşılığının tamamının ödendiği, katılanların da, suç tarihinde ve öncesinde, kendilerine tek imzalı olarak verilen bütün çeklerin çift imza ile imzalanması gerektiğini bildikleri, sanık ve ortakları tarafından daha önce yapılan ödemeler nedeniyle gelişen karşılıklı güven ilişkisi çerçevesinde, işlerin daha kolay ve hızlı yürümesi açısından taraflar arasında bu yönde bir teamül geliştiği, suça konu çeklerin bankaya ibrazından sonra, sanığın veya ilgili şirketin imzaya veya borca yönelik herhangi bir itirazlarının bulunmadığı, sanığın, aşamalarda değişmeyen bütün ifadelerinde, katılana olan borcunu kabul ettiğini belirttiği, ayrıca çeklerde yazılı olan vade tarihinden önce katılanların çekleri bankaya ibraz etmesi nedeniyle hesabın müsait olmadığı, bu nedenlerle, sanık ve şirketin diğer ortaklarının ödeme yönündeki iradeleri, katılanların, sanığın tek başına imzaya yetkili olmadığını bilmeleri, daha önceden de, sanığın şirketi ile katılanlar arasında aynı mahiyette bir çok alışveriş yapılmış olması, sanığın suç işleme kastıyla hareket ettiğine dair delil bulunmaması ve eylemin taraflar arasında hukuki ihtilaf mahiyetinde olması, ortada hile teşkil eden bir eylemin bulunmaması karşısında, nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, beraat hükmünün kanuna aykırı olduğuna ve eylemin suç teşkil ettiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 22/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.