Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/3478 E. 2018/7730 K. 07.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3478
KARAR NO : 2018/7730
KARAR TARİHİ : 07.11.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmünün incelenmesinde;
Sanığın, sahibi olduğu tarafından tahsil edilmek üzere katılan SGK’ya verilen reçetelerin incelenmesinde, sigortalılardan …’ya ait 22/08/2005 tarihli reçetede ve …’ye ait 25/08/2005 tarihli reçetede yer alan birer adet Glivec 100 mg 120 kapsül adlı ilaçlara ait küpürlerin sahte olduğunun tespit edildiği, katılan kurumun bu şekilde 8.729,56 TL zarar uğratıldığı iddia edilen olayda;
Sanığın savunmasında, ilaçları ecza deposundan temin ettiğini, sahteliğini bilmediğini beyan ettiği, ilaçlardaki küpürlerin sahte olduğunu çıplak gözle anlamasının mümkün olmadığı, ancak holegram ve mor ötesi ışıklarla sahteliğinin tespit edilebileceği, sanığın işletmekte olduğu eczanenin iş yoğunluğu ve cirosu dikkate alındığında, yalnızca iki reçetenin sahte olduğunun tespit edilmesi sonucu sanığın dolandırıcılık kastıyla hareket etmediğini gösterdiği gerekçesiyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin atılı suçun sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraata ilişkin hükmün ONANMASINA,
2- Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükmünün incelenmesinde;
Sanığın eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK’nın 204/1. maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i nazara alınarak, 25/08/2005 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 07/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.