Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/3035 E. 2018/9060 K. 05.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3035
KARAR NO : 2018/9060
KARAR TARİHİ : 05.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 156/1, 62, 52/2, 52/4 maddeleri gereğince mahkumiyet

Bedelsiz senedi kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Her ne kadar sanık, kendisine tefhim edilen hükmü, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra temyiz etmiş ise de, hükmün tefhim edildiği sırada Mahkeme tarafından temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilerek sanığın yanıltıldığı, bu nedenle, sanığın bu yanıltmadan yararlanarak hükmü süresinde temyiz ettiği kabul edilerek yapılan incelemede;
Suç tarihinin, bedelsiz kalan senetlerin icraya verildiği “02/12/2008” olmasına rağmen, gerekçeli kararda “01/01/2012” tarihinin suç tarihi olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Sanık ile katılan arasında ticari ilişki olduğu, katılanın borcuna karşılık olarak sanığa 15/05/2008 tarih ve 7.000 TL bedelli, 15/08/2008 tarih ve 8.000 TL bedelli senetleri verdiği, katılanın senetlerin karşılığını ödemesine rağmen sanığın söz konusu senetleri icra takibi yoluyla tekrar tahsil etmeye çalıştığı ve bu şekilde üzerine atılı bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanığa yüklenen ve TCK 156. madde de düzenlenen “bedelsiz senedi kullanma” suçunun takibinin şikayete bağlı bulunduğu, TCK 73. maddesinde de şikayet süresinin “fiil ve failin öğrenildiği günden itibaren 6 ay” olduğu ve şikayetin süresi içerisinde yapılıp yapılmadığının yargılama şartı olarak kabul edildiği, bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, suça konu senetlerin 02/12/2008 tarihli ödeme emriyle katılandan tahsil edilmeye çalışıldığı,…. . İcra Hukuk Mahkemesinin 26.09.2012 tarihli 2011/343 E–2012/737 K sayılı ilamında 17/03/2011 tarihinde istihkak iddiasında bulunduğu göz önüne alındığında, katılanın, altı aylık şikayet süresi geçtikten sonra, 04/07/2012 tarihinde sanık hakkında şikayetçi olduğu anlaşıldığından, şikayetin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam etmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322/1 maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının süresinde şikayette bulunulmadığından DÜŞMESİNE, 05.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.