Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/2596 E. 2018/9269 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/2596
KARAR NO : 2018/9269
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-Sanık … hakkında; TCK’nın 157/1, 39, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
2-Sanık … hakkında; TCK’nın 157/1, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanıklar tarafından ayrı ayrı temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık … ile katılan …’nin askerlik yaparken tanıştıkları, sanık …’ın suç tarihinden bir hafta önce katılan …’yi arayarak 2700 adet reşat altını bulunduğunu söylediği, …. nin ilgilenmemesi üzerine defalarca araması nedeniyle Remzi’nin kuyumcu olan dayısı katılan … ile birlikte altınlara bakmak üzere 09/06/2011 tarihinde…. ilçesine geldiği, sanık … ve amcasının oğlu olarak tanıttığı kimliği belirsiz şahıs ile buluştuktan sonra hep birlikte sanık …’e ait eve gittikleri, burada sanıkların 20 adet reşat altınını katılanlara gösterdikleri, gerçek olduğunu anlamaları üzerine katılanların para temin etmek üzere evden ayrıldıkları, 10/06/2011 tarihinde sabah saatlerinde sanıklarla birlikte İshakpaşa Sarayında dolaştıktan sonra katılanların bankadan 30.000 TL’yi çekerek sanık … ve kimliği belirsiz şahıs ile buluştukları ve parayı kimliği belirsiz şahsa verdikleri, şahsın altınları getirmek üzere para ile birlikte katılanların yanından ayrıldığı, sanık …’ın ise telefonla konuşuyormuş gibi yaparak katılanların yanından ayrıldığı, bir daha katılanların yanına dönmedikleri, sanıkların bu şekilde üzerilerine atılı suçları işledikleri iddia olunan olayda;
Sanıkların savunmalarında atılı suçu kabul etmeyerek beyanlarda geçen numaraları kullanmadıklarını belirtmeleri, katılan …’nin olay tarihinden bir hafta önce sanık …’ın kullanmış olduğu …. 59 numaralı hattan defalarca aradığı yine olay tarihinde de kimliği belirsiz Necip isimli şahsın kullandığ…. numaralı telefondan görüştüklerini beyan ettiği, ayrıca soruşturma aşamasında katılanlar söz konusu paranın akrabalar tarafından …. ’nin İş Bankası hesabına yatırdıklarını belirtmelerine rağmen kovuşturma aşamasında parayı kredi kartından çekip verdiklerini beyan etmeleri, İş Bankasının cevabi yazısında katılan …’ye ait hesap bulunmadığının belirtilmiş olması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkartılması açısından; öncelikle, katılan …’nin soruşturma beyanında geçen ve kendisinin görüştüğünü ve sanık … ve kimliği belirsiz …. e ait olduğunu belirttiği numaraların suç tarihi ve bir hafta öncesindeki arama-aranma hts dökümlerinin çıkartılarak ilgili numaraların olay tarihi ve hemen öncesinde fiili kullancılarının tespit edilmesi ile bu şahısların beyanlarına başvurulması, ayrıca katılanların söz konusu 30.000 TL’yi nasıl temin ettikleri, buna ilişkin beyanlarındaki çelişkinin giderilerek paranın kaynağına dair gerekli araştırmanın yapılması, ayrıca sanık … hakkında yalnızca kovuşturma evresinde fotoğraf üzerinden yapılan teşhiste katılanların evine gittikleri şahıs olarak belirtilmesine rağmen, soruşturma evresinde mevcut tutanakta katılanlar ve sanık …’in imzalarının bulunup bu aşamada buna ilişkin herhangi bir teşhis işlemi yaptırılıp yaptırılmadığının araştırılarak tüm bu delillerin toplanarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmeyerek eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 10/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.