Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/2463 E. 2018/9256 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/2463
KARAR NO : 2018/9256
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli kararın 1. sayfasında sanık hakkında açılan 155/1 maddesi gereğince kamu davası açılmış olduğu belirtilmiş ise de kamu davasının da TCK’nın 157/1. maddesi olması nedeniyle bu hususun mahallinde düzeltilebilir bir hata olarak değerlendirilmiştir.
Sanığın kullanmış olduğu … plakalı taksiye binen katılan … …. içerisindeki evinin önünde taksiden ineceği sırada cebinden 9 TL tutan taksi ücretini ödemek için 2 tane kağıt 5 TL çıkartıp taksiyi kullanan sanık …’ e verdiği, sanık 5 TL’lerden birinin ucunun yırtık olduğunu söyleyerek katılana iade etmesi üzerine katılan cebinden 10 TL çıkartarak verdiği sanık o paranın da ucunun yırtık olduğunu söyleyince bu kez katılan cebindeki son kağıt para olan 50 TL’yi sanığa verdiği, katılanın kafasının karıştığına emin olan sanık 50 TL için ilk verdiği yırtık 5 TL olduğunu söyleyerek bunu kabul ettiğini belirterek uzaklaştığı daha sonra katılanın durumu fark ettiği bu şekilde sanığın atılı dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda;
Sanık savunması, katılan beyanı ile dosya kapsamından mahkemece sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair verilen mahkumiyet hüküm ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Mahkemece dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesinden sonra, uzlaştırmacı tarafından katılanın 26/02/2013 tarihindeki duruşmada bildirmiş olduğu adresine yapılan tebligatın iade edilmesi nedeniyle uzlaşma sağlanamadığını belirterek, hazırladığı tutanağı mahkemeye gönderdiği, mahkemece de usul ve yasaya aykırı olarak, tarafların uzlaşamadığı şeklinde hazırlanmış tutanağa istinaden karar verildiğinin anlaşılması karşısında, Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 29. maddesinin 6 ve 7. bentlerinde yer alan hükümler gereğince, kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise, bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda, aynı yönetmeliğin 7/12. maddesi gereğince, öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebliğ işlemini yapması, çıkarılan tebligatın iade edilmesi halinde de, muhatabın varsa MERNİS adresine 7201 sayılı Kanun’un 21/2. maddesi uyarınca tebligat çıkaracağı, ilgili kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunmaması durumunda ise, anılan kanunun 35. maddesine uygun olarak tebliğ işlemlerini gerçekleştirdikten sonra yine de katılana ulaşılamaması halinde uzlaştırma işlemlerinin sonuçsuz kaldığından söz edilebileceği, oysaki somut olayda, bu işlemler yerine getirilmeden ve katılanın MERNİS adresine tebligat dahi çıkarılmadan, yargılama sırasında bildirmiş olduğu adresine yapılan tebliğin iadesi üzerine, uzlaşmanın sağlanamadığına dair rapor düzenlendiği anlaşılmakla, uzlaştırma işlemlerinin usulüne uygun bir şekilde gerçekleştirilmemesi nedeniyle dosyanın yeniden uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.