Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/7785 E. 2019/3943 K. 17.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/7785
KARAR NO : 2019/3943
KARAR TARİHİ : 17.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 52/2 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince
mahkumiyet

Sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, katılan şirket ile 25/08/2004 tarihinde finansal kiralama sözleşmesi imzalayarak fotoğraf stüdyosunda kullanmak üzere malzemeler kiraladığı, sözleşme gereği ödenmesi gereken kira borçları vadesinde ödenmeyince sanığa ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin 24/07/2006 tarihinde usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, buna göre, birikmiş tüm borçların temerrüt faiziyle birlikte ödenmesi ve kiralanan malların belirtilen süre içinde katılan şirkete teslim edilmesinin istendiği, ancak sanığın sürenin sonunda ihtarnameye konu borçlarını ödemediği gibi, finansal kiralamaya konu malları da iade etmeyerek atılı suçu işlediği iddia edilen olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, mahkemenin yetkisiz olduğuna, savunma hakkının kısıtlandığına, eksik inceleme sonucu karar verildiğine, atılı suçun unsurlarının oluşmadığına, alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğine ve lehe hükümlerin uygulanmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Mülga 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’ndaki, sözleşmeden doğan davaların ticari dava niteliğinde bulunduğu yönündeki 31. madde hükmüne benzer bir düzenlemenin inceleme tarihinde yürürlükte bulunan 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nda yer almaması ve finansal kiralama sözleşmesinin tarafı konumunda bulunan sanığın, kira konusu malları ticari bir işletmenin faaliyetleri çerçevesinde kiralamamış olduğunun anlaşılması karşısında; eylemin 6763 sayılı Kanun ile uzlaşma kapsamına alınan 5237 sayılı TCK’nın 155/1. maddesinde düzenlenen “basit güveni kötüye kullanma suçunu” oluşturacağı gözetilmeksizin, suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Gerekçeli karar başlığında “2007” olarak yanlış gösterilen suç tarihinin, katılan şirket tarafından kira konusu eşyaların tebliğden itibaren 60 günlük süreyi takip eden 3 gün içinde teslim edilmesi gerektiğine dair sanığa gönderilen ihtarnamede belirtilen sürelere göre “26/09/2006” olarak gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.