Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/36819 E. 2019/4092 K. 22.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/36819
KARAR NO : 2019/4092
KARAR TARİHİ : 22.04.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanıklar hakkında verilen beraat hükümleri müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Kamu davasına katılma istemi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeyen şikayetçi vekilinin 5271 sayılı CMK’nın 260/1. maddesine göre, sanık hakkında kurulan hükmü temyize hakkı bulunduğu dikkate alınarak aynı Kanun’un 237/2 ve 238. maddeleri uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
Müşteki hiç imzalamadığı halde, sanıkların 05/01/2011 tarihli sözleşmeyi düzenledikleri, sözleşmede, daha önce kararlaştırılan 10.000 rakamını 100.000 olarak düzenleyerek icra takibine koydukları, böylece sanıkların, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda,
Suça konu belge ile ilgili olarak alınan raporun denetime elverişli olmadığı dikkate alınarak, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, suça konu sözleşme aslının getirtilerek incelenmesi, onaylı suretinin dosyaya konulması, müşteki, sanık ve belgede alıcı olarak görünen kişinin yazı ve imza örneklerinin usulüne uygun olarak alınarak, mukayeseye elverişli belge asıllarıyla birlikte kriminale veya Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek, söz konusu belgedeki yazılar ile imzanın kime ait olduğunun kesin olarak belirlenmesi, yapılan sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu çekin mahkeme heyeti tarafından incelenip özelliklerinin zapta geçirilmesi, bu şekilde, sahtecilikte aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespiti, katılan, söz konusu emlak satış sözleşmesini, sözlü olarak yaptıklarını, bu sırada alıcı olan… isimli kişinin de orda olduğunu belirtmekle, adı geçen kişinin de dinlenerek söz konusu belgenin müşteki tarafından imzalanıp imzalanmadığını, gerçekte böyle bir sözleşmeyi imzalayıp imzalamadığının sorulması, taraflar arasında devam eden icra takip dosyası ile ilgili hukuk davası dosyasının getirtilerek incelenmesi, müştekinin, icra takibinde imzaya itiraz edip etmediği, etmediyse nedeninin ne olduğunun araştırılması, sanıklar ve müşteki ile alıcı arasındaki hukuksal ilişkilere ait diğer kayıtların getirtilmesi, sanık …’nin, söz konusu belgeyi imzalarken, diğer sanıkla ne şekilde eylem ve fikir birliği içinde hareket ettiğinin değerlendirilmesi, sonucuna göre, sanıkların, suç işleme kastıyla hareket edip etmediklerinin karar yerinde tartışılmasından sonra hukuki durumlarının tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 22/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.