Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/3613 E. 2018/9994 K. 24.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/3613
KARAR NO : 2018/9994
KARAR TARİHİ : 24.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanık … hakkında; CMK 223/2-e maddesi uyarınca beraat, sanık … hakkında; TCK’nın 155/2, 43/1, 62, 52/2, 51 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Nitelikli hırsızlık suçundan sanık …‘ın beraatine ilişkin hüküm, katılan … vekili tarafından esasa yönelik, sanık müdafii tarafından ise, vekalet ücretine yönelik olarak, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık … hakkındaki mahkumiyete ilişkin hüküm ise; katılan … ve sanık müdafii tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Sanık …’ın katılana ait …. isimli işyerinde suç tarihinden yaklaşık 6 ay kadar önce çalışmaya başladığı, diğer sanık …’ın ise, sanık …’ın eşi olduğu, katılanın son birkaç ay içinde paraların eksildiği şüphesi üzerine güvenlik kamerasını faal hale getirdiği, kamera kayıtlarını incelediğinde sanıkların kasadan para aldığını gördüğü ve sanık …’ın nitelikli hırsızlık suçunu işlediği, sanık …’ın ise, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda;
1)Sanık … hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin katılan vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Katılan beyanı, sanık savunması, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından, sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun sabit olduğuna ilişkin mahkemenin kabul ve uygulamasında her hangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin; sanığın üzerine atılı eylemin hırsızlık olduğuna, suçunun sabit olduğuna, yetersiz gerekçeyle usul ve yasaya aykırı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet hükmü verildiğine ilişkin, sanık müdafiinin ise; müvekkilinin suç işleme kastı bulunmadığına, TCK’nın 43. maddesinin sanık aleyhine usul ve yasaya aykırı uygulandığına, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin ve sair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2)Sanık … hakkında kurulan beraat hükmüne ilişkin, katılan vekilinin temyiz itirazlarının ve sanık müdafiinin vekalet ücretine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
Katılan beyanı, sanık savunması, tanıkların beyanları ve tüm dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçun sabit olmadığı ve mahkumiyetini gerektirecek iddiadan başka bir delil bulunmadığı gerekçesiyle verilen beraat hükmünde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin, sanığın üzerine atılı hırsızlık suçu sübut bulduğu halde, yetersiz gerekçeyle usul ve yasaya aykırı olarak verilen kararın bozulması istemine ilişkin ve sair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanığın yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/5. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasına “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık … yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddesi gereğince, 1.500 TL maktu vekalet ücreti tayin edilmesine” şeklindeki bendin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.