YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/35862
KARAR NO : 2018/9868
KARAR TARİHİ : 20.12.2018
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62, 52/2-4, 53/1-2-3 ve 58/6-7. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın suç tarihinde, katılanların akrabası olan tanık … ile beraber evlerine giderek kendisini polis memuru … olarak tanıttığı ve yıldızlı işareti olan polis kimlik kartını gösterip katılanlarla yakınlık kurduğu, eski eşinden kalan altınları olduğunu ve bunların manevi hatırası olması nedeni ile satmak istemediğini, polislerin kendi aralarında araba günü yaptığını ve kendisine araba çıktığını, arabayı teslim almak için 5.000 TL’ye ihtiyacı olduğunu söyleyerek, katılan …’nün altınlarını bir hafta sonra iade etmek üzere istediği, bunun üzerine katılanların üç adet altın bilezik ve bir adet altın kolyeyi sanığa verdikleri, sanığın da karşılığında 50 TL değerindeki imitasyon altınları katılanlara verdiği iddia ve kabul edilen olayda; eylemin kamu kurumu olan emniyet müdürlüğünün maddi varlıklarından sayılan polis kimlik kartı kullanılarak gerçekleştirilmesi nedeniyle, TCK’nın 158/1-d maddesinde düzenlenen ve hükümden önce 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 14. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 158/1. maddesine eklenen (L) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve değerlendirme yetki ve görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 20/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.