Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/3115 E. 2018/9772 K. 19.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/3115
KARAR NO : 2018/9772
KARAR TARİHİ : 19.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanık hakkında; TCK’nun 155/2, 62/1, 52/2-4, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafisi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık …’un … ilçesinde faaliyet gösterdiği anlaşılan… Nakliyat isimli evden eve taşıma işi yapan firmanın ücretli çalışanı olduğu, suç tarihinde… nakliyat firmasının yine çalışanı olarak mağdur … …. ve eşi … un… ili ….. adresindeki konutunda bulunan ev eşyaların…. ilçesine taşıma işlerini yaptıkları sırada sanık …’ın katılana ait evin tüm eşyaları firmanın kamyonuna yüklendikten ve bu şekilde …. ilçesi ….. Bloktaki mağdurun taşınacağı adresine getirilmesinden sonra sanığın eşyaları boşaltma işlemi yaptığı esnada bir kısım ziynet eşyalarını alıp mal edinmek suretiyle üzerine atılı suçu işlediği iddia edilen olayda; sanık savunması, katılan beyanı, tanık ifadeleri ve dosya kapsamından; sanığın mahkumiyetine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine;ancak;
TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hümün bu sebepden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.