Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/29989 E. 2020/12819 K. 23.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/29989
KARAR NO : 2020/12819
KARAR TARİHİ : 23.12.2020

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- Sanıklar ….ve … hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraat
2- Sanık … hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan beraat
3- Sanık … hakkında TCK’nın 204/1, 43/1, 62 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet.sanık … müdafii

Sanıklar ….ve …’ın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından; sanık …’in ise resmi belgede sahtecilik suçundan beraatlarına ilişkin hükümler, katılan SGK vekili ve katılan … tarafından; sanık …’nun resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm ise, katılan SGK vekili ve katılan … ile sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Hükmolunan ceza miktarına nazaran, sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanıklardan …’nun sahibi olduğu MG Diyaliz Merkezinde, diyaliz hastası olması nedeniyle tedavi gören katılan … adına, doktor sanık … tarafından düzenlenen 19.10.2009 ve 14.10.2009 tarihli reçeteler ile doktor sanık … tarafından düzenlenen 28.09.2009 ve 14.09.2009 tarihli reçetelerdeki ilaçların sanık … …’ın sahibi olduğu ve diğer sanık …’ın kalfa olarak çalıştığı… Eczanesi’nden alındığı; ancak, suça konu reçetelerdeki ilaçların katılan … tarafından teslim alınmadığı ve kullanılmadığı, reçetelerin arkasında ilaç alan kişinin imzalaması gereken yazı ve imzaların da katılan …’ya ait olmadığı, sanıkların bu şekilde atılı suçları işledikleri iddia edilen olayda;
A- Sanıklar Ali Veysi … ve … hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükümlerinin incelenmesinde;
Sanıkların atılı suçları işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanıkların atılı suçları işlediğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan Sosyal Güvenlik Kurumu vekili ve katılan …’nın, atılı suçların sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
B- Sanıklar … ve…hakkında resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen hükümlerin incelenmesinde;
1- Sanık …’nun savunmalarında, katılan …’nın tansiyon ve böbrek hastalığı bulunup, kendisine ait diyaliz merkezinde tedavi gördüğünü, bu hastalıklarının dosya arasında bulunan sağlık raporlarıyla da sabit olduğunu, sahteliği iddia edilen ve kendisi tarafından …’nın muayenesi sonucunda düzenlenen reçetelerdeki ilaçların diyaliz tedavisinde kullanılan ilaçlar ile tansiyon ilaçları olduğunu beyan etmesi, diyaliz merkezine ait protokol kayıt defterine göre, suça konu reçetelerin düzenlendiği tarihlerde …’nın kayıtlı hasta olması, nefroloji uzmanı ve biyokimya uzmanı bilirkişiler tarafından düzenlenen raporlara göre, suça konu reçetelerde yazılan ilaçların bir kısmının diyaliz hastalarında rutin kullanıldığının, bir kısmının ise hasta bazlı değerlendirildiğinin, endikasyon dahilinde hekimin önerisi ile kullanılabildiğinin, …’nın suça konu reçetelerde almadığını söylediğini ilaçların benzerlerini başka eczanelerden aldığının belirtilmiş olması ve ilacın alımı sırasında reçeteye atılan imzanın hastaya ait olmamasının başlı başına reçetenin sahte olduğunu göstermeyeceğinin anlaşılması karşısında, sanık …’nun atılı suçu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı halde, beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması,
2- Sanık …’in hükümden sonra 17/11/2020 tarihinde öldüğünün UYAP sistemi aracılığıyla MERNİS’ten temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilip verilmeyeceğinin mahkemesince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan Sosyal Güvenlik Kurumu vekili, katılan … ve sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 23/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.