YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/29663
KARAR NO : 2021/1113
KARAR TARİHİ : 11.02.2021
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1)TCK.nın 158/1.f, 52, 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet
2)TCK.nın 204/1, 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet
Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanık … müdafi ve sanık … tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Çiftçilik yapıp nar yetiştiren katılanın, oğluna ait benzin istasyonunda oğlu ile birlikte bulunduğu sırada yanlarına gelen sanıkların katılandan nar almak istediklerini söyledikleri, bir süre konuştuktan sonra katılanın nar bahçesine gittikleri, pazarlık sonucu kilosu 60 kuruştan anlaştıkları, 2-3 gün sonra 10/10/2012 tarihinde sanıkların dayıbaşı ve işçilerini alıp bahçeye geldikleri, işçilerin 9.920 kg narı keserek kantara gittikleri, aynı kişilerin 14/10/2012 tarihinde yine nar bahçesine gelerek 6.000 kg daha nar kestikleri, yükleme işlemleri yapıldıktan sonra sanık …’in eşinin katılana 4.000 TL para verdiği, daha sonra 04/11/2012 tarihinde aynı kişilerin 3.404 kg nar kestiği, sanıkların toplamda katılandan 19.324 kg nar keserek götürdükleri, toplamda katılana 11.594 TL borçları olduğu ve sanık …’in eşi dedikleri bayanın verdiği 4000 TL sonra 7594 TL borçları karşılığı sanık …’nin son yüklemenin yapıldığı 04/11/2012 tarihinde 30/11/2012 tarihli 11.750 TL bedelli arkasında sanık …’nin cirosu bulanan çeki katılana verdiği ve “sana olan borcumuzu ödediğimizde çeki senden alırız” dediği, ancak daha sonra sanıkların katılanı oyaladığı, katılanın ekin arkasında yazan telefonu aradığında böyle bir numaranın kayıtlı olmadığını vadesinden önce bankaya ibraz ettiğinde çekin sahte olduğunu anladığı, banka yazısına göre çekin sahte olduğu, yazı karakterinin bankalarına ait olan çeklerden farklı olduğu, aynı seri numaralı gerçek çekin 03/09/2012 Kartal Çarşı Şubesine 3.000 TL olarak ibraz edilmiş olup, ibraz edene ödendiği, ekspertiz raporuna göre de çekin tamamen sahte, aldatma kabiliyetinin bulunduğu, çekin arka yüzündeki … yazısı altında bulunan birinci ciranta imzasının sanık … eli ürünü olduğunun anlaşıldığı, kantarda yapılan tartım işlemi sonucunda alınan belgelerin katılanda olduğu, bu suretle sanıkların üzerilerine atılı banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia edilen olayda;
1)Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Sanıklar savunması, katılan ve tanıklar beyanları, ekspertiz raporları, kantar fişleri, banka yazıları, tutanaklar ile dosya kapsamından, sanıkların üzerine atılı suçu işlediğine yönelik mahkemece verilen mahkumiyet hükümleri ve uygulamalarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık … müdafi ve sanık …’nin verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, delillerin takdirine, lehe hükümlere, sübuta yönelik temyiz itirazının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2)Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin, resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen bütün unsurlarını taşıması gerekli olup, 6762 sayılı TTK’nın 692. maddesi gereğince çeklerde bulunması zorunlu olan keşide yerinin bir duraksamaya meydan vermeyecek biçimde açık ve anlaşılır olması gerektiği, aynı Kanun’un 693. maddesine göre ise, keşide yeri gösterilmemiş olan çekin, keşidecinin ad ve soyadı yanında yazılı olan yerde keşide edilmiş sayılacağı hükmü de dikkate alınarak, suça konu çekte keşide yeri ve keşidecinin ticari ünvanı altında da bir yer bulunmadığı, bu nedenle unsurları bulunmayan suça konu çekin özel belge niteliğinde bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanıkların eyleminin özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı gözetilmeyerek suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık … müdafi ve sanık …’nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.