Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/28776 E. 2021/1674 K. 18.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/28776
KARAR NO : 2021/1674
KARAR TARİHİ : 18.02.2021

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar hakkında CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat

Nitelikli dolandırıcılık suçundan, sanıklar hakkında verilen beraat hükümleri, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Katılan şirketin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığından ihale yoluyla aldığı Edirne Uzunköprü 500 kişilik Öğrenci Yurdu İnşaatının dış cephe ve doğrama işlerini, sanıklar … ve …’nın yetkilisi oldukları…Cephe Sistemleri Ltd. Şti’ye sözleşmeyle yaptırmak üzere anlaştıkları, aralarında yapılan görüşmelere resmi ortak olmamakla birlikte sanık …’nın da iştirak ettiği ve katılan şirket yetkililerince bu şekilde tanındığı, sanıklardan … ve …’in…Cephe Sistemleri Ltd. Şti. adına ödeme almaya, imza atmaya yetkili olduklarına dair kaşe ve imzalı, aslı ele geçirilemeyen belgeyi katılanlara ibraz ettikleri ve sanık …’un 30.05.2012 tarihinde 100.000TL bedelli, 18.07.2012 tarihinde de toplam 5 adet 210.000TL bedelli çekleri katılan şirket muhasebesinden alıp, şirket adına tahsilat makbuzu düzenleyerek katılanlara verdiği, 10.08.2012 tarihinde sanık …’in katılan şirkete ihtarname göndererek, diğer sanıkların şirket adına para ve çek alma yetkilerinin bulunmadığını bildirdiği, katılan şirket tarafından, sanık …’a ödeme amacıyla verilen çeklere rağmen, sanıkların işi yapmadıkları, bu şekilde üzerlerine atılı tacir veya şirket yöneticilerinin dolandırıcılığı suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda;
1) Sanıklar … ve … hakkında kurulan beraate ilişkin hükümlerin temyiz incelemesinde;
Sanıklar savunması, katılanlar beyanı ve tüm dosya kapsamına göre; sanık …’in diğer sanıklar … ve …’a şirket işlerinin yürütülmesi hususunda vekalet vermesi ve sanık … tarafından katılan şirketten alınan çeklerin şirket işlerinde kullanıldığına dair dosyaya ibraz edilen fatura ve makbuzların mevcut olması nedeniyle, sanıkların dolandırıcılık fiiline konu hile boyutunda herhangi bir fiil ve davranışlarının bulunmadığı, sanıkların eylemlerinin, katılanların hileli davranışlarla kandırılması, nitelikli yalan söylenmesi, gerçeğinden farklı bir beyanda bulunulması şeklinde olmayıp, taraflar arasındaki ilişkinin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu ayrıca katılan şirketin A.Ş. olması nedeniyle basiretli bir tacir gibi hareket ederek, adi yazılı bir belge karşılığında ödeme yapmaması, çek vermemesi, ödeme yaptığı kişileri denetlemesi gerektiği, bu nedenlerle sanıkların üzerlerine atılı eylemlerin sabit olmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılanlar vekilinin, usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararının bozulmasına ilişkin temyiz itirazının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2) Sanık … hakkında kurulan beraat hükmüne ilişkin yapılan incelemede;
Sanık …’un hüküm tarihinden sonra 04/12/2016 tarihinde vefat ettiğinin UYAP’tan temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında; sanık … hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilip verilmeyeceğinin mahkemesince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 18.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.