Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/26958 E. 2017/12042 K. 29.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/26958
KARAR NO : 2017/12042
KARAR TARİHİ : 29.05.2017

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar …, …, …’in mahkumiyetlerine dair Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 27/11/2012 tarih ve 2011/82 esas, 2012/412 sayılı karara vaki temyiz istemi üzerine onama talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 14/07/2014 ve 01/02/2017 tarihli tebliğnameleri ile Daire’mize gönderilmiş, Daire’mizin 24/04/2017 tarih ve 2017/14979 E. – 2017/9811 K. sayılı ilamı ile kararın onanmasına karar verilmiştir.
6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 308.maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan itiraz üzerine Dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen ilamın gerekçesine ilişkin düşünce yerinde görüldüğünden itirazın KABULÜNE,
Dairemizin 24/04/2017 tarih ve 2017/14979 E. – 2017/9811 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Sanıklar ile katılanın kardeş oldukları, tarafların müşterek murisi olan anneleri…’in 23/06/2000 tarihli İstanbul 14. noterliğinde düzenlenen vekaletname ile sanıklardan Halit’e sahip olduğu taşınmazlara yönelik olarak işlem yaptırabilmesi açısından vekaletname verdiği ve muris …’in 13/04/2006 tarihinde vefat ettiği, vefatından sonra sanıklardan Halit’in annelerinin vermiş olduğu bu vekaletname ile kardeşleri olan diğer sanıklar Hasan ve Necati’ye, daireleri satış olarak gösterip devrettiği, satıcı ve alıcı konumunda olan sanık kardeşlerin ölen annelerinin vermiş olduğu vekaletnamenin hükümsüz kalmış olduğunu bilmelerine rağmen bu hususta tapu görevlilerine de herhangi bir beyanda bulunmadan işlem yaptıkları, her ne kadar sanıklar tarafından söz konusu devir işlemlerini mağdur kardeş Erdal’ın borcundan dolayı payının sanık …’a, yine katılanın da tanık Nuri ve sanık …’a borçlarından dolayı payının sanıklara devredildiğine ve bu konuda taraflar arasında yazılı olmayan bir uzlaşı olduğuna ilişkin savunmalarının, mağdur ve katılan tarafından doğrulanmadığı, kardeşleri olan tanık Beyaz’ın da böyle bir uzlaşıyı teyit etmediği, tanık Nuri’nin de beyanlarının sanıklarla örtüşmediği hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların fikir ve eylem birlikteliği içerisinde hareket ederek annelerinin ölümüyle hükümsüz kalan vekaletnameye dayanarak tapuda satış işlemi gibi gösterip devir yaparak menfaat sağladıkları ve bu şekilde nitelikli dolandırıcılık suçunun işlendiğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanın sanıklara verilen cezanın hafif kaldığına ve sanık …’nin verilen hükmün bozulması gerektiğine dair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükümlerinin ONANMASINA, 29/05/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.