Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/25763 E. 2020/11181 K. 05.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/25763
KARAR NO : 2020/11181
KARAR TARİHİ : 05.11.2020

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f-son, 62, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından, sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı her olay bazında değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Suça konu Vakıfbank … şubesine ait, … numaralı hesaptan keşide edilen, İstanbul 03/12/2005 tarihli, 10.000 YTL bedellli, hamiline tanzim edilmiş çekteki,…. Ür. San. Tic. Ltd. Şti. yazısı altındaki imzanın, imza yetkilisi …’e ait olmadığının belirlenmesi ve çekin arkasındaki … cirosu altındaki imza ile keşide eden kişinin imzasının aynı olması nedeniyle, çeki keşide edenin … olduğunun açıkça anlaşıldığı, sanık …’in çek keşide etme yetkisi olmadan imzalayarak çeki tedavüle koyduğu, çek bedelini ödemediği ve müştekinin zararını gidermediği, bu şekilde üzerine atılı banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; sanık ile müşteki arasında hangi ilişkiye dayalı olarak suça konu çekin tanzim edilip verildiği ve karşılığında temin edilen menfaat bulunup bulunmadığı, sanıktan sonra suça konu çekin arkasında cirosu bulunan …’ın çeki ne şekilde ele geçirdiği ve müştekiye çekin nasıl geçtiği, hususlarında araştırma yapılarak, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.