Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/2523 E. 2018/924 K. 13.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2523
KARAR NO : 2018/924
KARAR TARİHİ : 13.02.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f, 62, 52/2-4, 53/1-3, 63 ve 204/1, 62, 53/1-3, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, sahte olarak oluşturduğu 25/09/2010 keşide tarihli, 22.000 TL bedelli çeki kullanarak … ve … isimli şahıslardan kavun satın alıp haksız menfaat temin etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
… ve …’ın birbiriyle örtüşen ve aşamalarda değişmeyen tutarlı beyanları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre mahkemenin mahkumiyet kararına ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, Yerköy Cumhuriyet Başsavcılığının 27.03.2012 tarih ve 2012/67 sayılı iddianamesinde, TCK’nın 204/1 maddesi gereğince resmi belgede sahtecilik suçundan kamu davası açıldığı, iddianamedeki sevk ve tavsife göre “nitelikli dolandırıcılık” suçundan açılmış bir dava bulunmadığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.06.1997 gün ve 88/147 sayılı, 15.11.2016 tarih ve 2016/14-335-419 sayılı kararları ile benzer nitelikteki birçok kararında da belirtildiği üzere; bir olayın açıklanması sırasında başka bir olaydan söz edilmesi o olaydan da dava açıldığını göstermeyeceği, bu nedenle nitelikli dolandırıcılık suçundan açılan bir davanın bulunmadığı gözetilmeden, iddianame anlatımından davanın nitelikli dolandırıcılık suçunu da oluşturacağından bahisle verilen görevsizlik kararı esas alınarak nitelikli dolandırıcılık suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 13/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.