Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/2074 E. 2017/19516 K. 04.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2074
KARAR NO : 2017/19516
KARAR TARİHİ : 04.10.2017

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f, 62/1, 53/1 maddeleri ile 204/1, 43/1, 62/1, 53/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Nitelikli Dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın Müşteki … ile yaptığı alışverişte 83 adet küçükbaş hayvan satın aldığı, karşılığında müştekiye 25.08.2007 ve 08.08.2007 keşide tarihli ve keşidecisi … olan iki adet çekin arkasını cirolayarak verdiği, her iki çekteki imzanın keşideci olarak gözüken … ait olmayıp çeklerden birinin sanık tarafından sahte olarak düzenlendiği, diğer çekin ise sahteliğinin sanık tarafından bilindiği, sanığın bu şekilde nitelikli dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
Sanık, müşteki beyanları, ekspertiz raporları ve dosya kapsamından sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun’un 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, “5237 sayılı TCK’nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın (c) bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
a) 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesinin uygulanabilmesi için “bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” gerektiği ancak suça konu çeklerin sanık tarafından aynı anda verildiği, değişik zamanlarda verilmediğinin dosya kapsamından anlaşılması karşısında, TCK’nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanma imkanının bulunmayacağı, bu durumda ancak belge sayısının çokluğu nazara alınıp alt sınırdan uzaklaşılarak tek suç kabulü ile ceza tayin edilebileceği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
b)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 04/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.