Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/2034 E. 2018/848 K. 13.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2034
KARAR NO : 2018/848
KARAR TARİHİ : 13.02.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik (değişen suç vasfıyla özel belgede sahtecilik)
HÜKÜM : Sanık hakkında; 5237 Sayılı TCK’ nın 158/1-j, 52, 168/2, 62 , 53, 58 maddeleri uyarınca mahkumiyet,
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 207/1, 62, 53, 58 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içerisinde sanık müdafiinin vekaletnamesi bulunmadığı halde hazırlık aşamasından itibaren yargılamanın bütün safhalarında bulunduğu, sanığın… olarak haberinin olduğu ve kabul ettiği anlaşılmakla sanık müdafiinin temyize yetkisi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1)Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyete dair yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
18/12/2005 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE ,
2)Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyete dair yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığın katılan …’a ait bilgileri taşıyan ve aslı ele geçirilemeyen belgelerle müşteki …’na başvurarak sahte kredi sözleşmesi imzalayıp kredi çekmek suretiyle haksız menfaat temin ettiği iddia edilen olayda ;
Sanığın savunması, katılan beyanları, kamera kayıtları, bilirkişi raporu, kimlik fotokopisi , oluş ve tüm dosya kapsamına göre sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği sabit olmakla mahkemenin mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK’nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun’un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak ve artırım ve indirimler bunun üzerinden yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, nitelikli dolandırıcılık suçu açısından kurulan hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin kısımların tamamen çıkarılarak yerine ”sanığın 5237 sayılı TCK’nın 158/1-j-son maddesi gereğince haksız menfaatin 2 katı olan 47.800 TL karşılığı 2390 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı kanunun 168/2. maddesi uyarınca 1/2 oranında indirim yapılarak 1195 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına , aynı kanunun 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak 995 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına ,aynı Kanun’un 52/2 maddesi gereğince günlüğü 20 TL’den hesap edilerek sonuç olarak 19.900 TL ile cezalandırılmasına ” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/02/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.