Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/1816 E. 2017/21753 K. 30.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/1816
KARAR NO : 2017/21753
KARAR TARİHİ : 30.10.2017

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK 158/1-c-son, 62, 52, 53 maddeleri gereği mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın olay tarihinde maaş kartını almak üzere bankaya gittiği, sıra beklerken sanığın katılanın yanına gelerek kendisini sıra beklemekten kurtaracağını, kendisi ile birlikte bazı işlemler yaptığı takdirde aylığını daha kolay alacağını, …Bankta hesap açmaları halinde beklemeksizin parasını alabileceğini söyleyerek …Bankasından alıp …bank’a götürdüğü, burada yine sözde katılan adına hesap açtığını söyleyerek katılanın diğer bankadan çektiği 3550 TL’yi, …bank’taki kendi hesabına yatırdığı, katılanı bankadan gönderdikten sonra kendi adına yatırdığı paranın tümünü çektiği, katılanın daha sonra …bank’a gittiğinde kendisi adına herhangi bir hesabın açılmamış olduğunu öğrendiği, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 25/07/2012 tarihli raporda katılanın “kendisine karşı işlenen dolandırıcılık eylemi yönünden algılama yeteneğinin zayıf olduğunun” belirtildiği, sanık savunması, katılan beyanı, heyet raporu ve tüm dosya kapsamından, sanığın katılanın algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanarak, hileli eylemlerle kendisine menfaat sağladığının anlaşıldığı ve sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiniin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında TCK.nın 158/1-c maddesi gereğince hüküm kurulurken uygulama yeri olmayan TCK.nın 158/1-son maddesinin yazılarak uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından 158/1-c’den sonra gelen “son” ibaresinin çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.