Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2017/14076 E. 2019/3145 K. 01.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/14076
KARAR NO : 2019/3145
KARAR TARİHİ : 01.04.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f, 62/1, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
TCK’nın 204/1, 62/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, katılan ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın olay tarihinde katılanın iş yerine gelerek 26.000 TL bedelli halı satın aldığı ve karşılığında suça konu 11.000 TL ve 8.700 TL bedelli çekleri ciro ederek verdiği, daha sonra katılanın çekleri bankaya sunduğunda sahte olduklarının anlaşıldığı bu şekilde sanığın atılı suçları işlediği iddia olunan olayda;
Sanığın alınan savunmasında atılı suçları kabul etmeyerek katılan ile daha önceden de çeşitli alışverişlerinin olduğunu, söz konusu olayda katılanla 26.000 TL bedelli halı alımı konusunda anlaştıkları ancak katılanın kendisine gönderdiği halıların bedellerinin vermiş olduğu 8.700 TL bedelli çekten daha az olduğu ve başka halı göndermediğini belirterek 8.700 TL bedelli çeki kendisinin ciro ederek verdiğini ancak bu çekin müşteri çeki olup kayıtlarını inceleyerek …’ı tespit etmeye çalışacağını diğer 11.000 TL bedelli çeki kendisinin vermediğini savunması karşısında öncelikle katılandan veya işleri ile ilgilenen şahıslardan sorularak sanık ile aralarında olaydan önce ticari alışverişlerinin olup olmadığı var ise ödemelerin nakit veya çekle yapılıp yapılmadığı, çekle ödeme varsa bu çeklerin ödenip ödenmediğinin sorulması, ayrıca 11.000 TL bedelli çek üzerinden imza, yazı incelemesi yaptırılarak sanığa ait olup olmadığının tespit edilmesi yine sanıktan suça konu 8.700 TL bedelli çeki aldığı şahsın kimlik bilgilerini tespitinin istenerek toplanan delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmeyerek eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de;
1-Suç tarihinin Mayıs/2007 olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında 15/12/2007 olarak yazılmak suretiyle hataya düşülmesi,
2-5237 sayılı TCK’nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j), (k) ve (l)bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken, 100 gün üzerinden belirlenip, doğrudan haksız menfaatin iki katına çıkartıldıktan sonra, 62. madde gereğince indirim yapılarak 32.833 TL olmak suretiyle fazla adli para cezası tayini,
3-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün sevk maddesi olarak TCK’nın 158/1-f maddesi gösterilmesi gerekirken hatalı şekilde TCK’nın 158/1-e maddesinin gösterilmesi,
Kanuna aykırı, katılan ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi