Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2016/5039 E. 2018/8104 K. 15.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/5039
KARAR NO : 2018/8104
KARAR TARİHİ : 15.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 62, 50, 51, 52. maddeleri
uyarınca mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
. ve Tic. A.Ş’nin, Yapı Kredi Finansal Kiralama A.O.’ndan finansal kiralama sözleşmesi ile bir adet New Holland marka L B110 model bachoe loaderi kiraladığı, sanığın bu sözleşmeyi yönetim kurulu başkanı olduğu şirketin yetkilisi ayrıca müşterek borçlu mütesilsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kira bedellerinin vadesinde ödenmemesi üzerine katılan şirket tarafından sanığa kira bedellerini ödemesi, aksi halde sözleşmenin feshedileceği, fesihten itibaren de 5 gün içerisinde kiralanan malın kendilerine iade edilmesi yönünde ihtar çekildiği, ihtara rağmen borçların ödenmemesi nedeniyle sözleşme feshedildiği halde sanığın kiralananı süresinde iade etmemek suretiyle üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması ve tüm dosya kapsımından, sanığın suçunun sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-) Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
2-) Sanığın yargılama aşamasında, kiralanan eşyanın Gediz Kütahya Anadolu Öğretmen Lisesi bahçesinde olduğunu beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, beyanının doğru olup olmadığı araştırılıp sonucuna göre, 5237 sayılı TCK’nın 168/2. madde hükümlerinin uygulanma koşullarının tartışılması gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-) Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında, uygulama maddesinin TCK’nın 50/1-a maddesi olarak gösterilmemesi ve uygulamada yeri bulunmayan anılan Yasanın 51. maddesine yer verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.