YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/4889
KARAR NO : 2018/8109
KARAR TARİHİ : 15.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık … için;
TCK’nın 157/1, 168/2, 52, 53.
TCK’nın 207/1, 53.
Sanık … için;
TCK’nın 157/1, 52, 53.
TCK’nın 207/1, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık …’nın savunması sırasında adresini, “..Mah. 1301 Sok…Bodrum Kat. No:1 ..” olarak beyan ettiği, yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünün sorgusunda bildirdiği adres yerine ” …r Mah. 3101 Sok. PTT Lojmanları Bodrum Kat. No:1 ..” adresine çıkartıldığı, 07/02/2014 tarihinde tebligatın “adres bırakmadan ayrılmış” ibaresiyle bila tebliğ iade edildiği ancak bilginin nereden alındığı konusunda açıklamanın da bulunmadığı, 14/01/2014-26/02/2014 tarihinde sanığın MERNİS adresine yapılan tebligatların bu nedenle usulsüz ve sanığın öğrenme üzerine yaptığı temyiz başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanıkların katılan …’un işyerine gidip alışveriş yaptıkları, aldıkları eşyaların karşılığında bir miktar para verdikleri, kalan borç miktarı için senet yapma konusunda anlaştıkları, sanık … Çöne’nin katılan … adına düzenlenmiş olan ancak üzerinde kendi fotoğrafının bulunduğu bir nüfus cüzdanını verdiği ve katılanın da bu kimlik belgesindeki bilgiler doğrultusunda 1800 TL bedelli senet düzenlediği, Selma Çöne’nin katılan … kimliğini kullanarak bu senedi imzaladığı, sanık …’ın da bir gün sonra aynı işyerine gelip alışveriş yapıp, bir miktar nakit ödeme yaptıktan sonra kalan borcu için müşteki ‘a ait kimlik bilgilerini taşıyan ancak üzerinde kendi fotoğrafı bulunan nüfus cüzdanını verdiği ve bu kimlik belgesindeki bilgilere göre düzenlenen 1700 TL bedelli senedi imzalayarak ayrıldığı, sanıkların bu suretle özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;

Sanıkların, katılan ve müştekiye ait ve ele geçirilemeyen kimlikleri kullanarak dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia olunduğu olayda; katılana ve müştekiye ait Nüfus İdaresinin maddi varlığı olan nüfus cüzdanının kullanılmış olması karşısında, eylemin 5237 sayılı TCK’nın 158/1-d maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu nedenle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 15/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.