Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2016/4302 E. 2018/7941 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/4302
KARAR NO : 2018/7941
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, sanığın beraatına ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Suç tarihinde ..Apartmanı yöneticisi olan sanığın, Madencilik şirketinden apartmana aldığı kömürler karşılığında, apartman yönetimine ait iki adet 13.000 TL’lik çeki keşide ederek teminat olarak verdiği, apartman sakinleri tarafından kömür borçları ödenmesine rağmen, teminat olarak verilen bu çeklerin geri alınmadığı, Madencilik şirketi yetkililerinin de teminat olarak bırakılmış bu iki çeki ciro edip kullanarak başkalarına verdikleri, daha sonra bu çeklerin karşılıksız çıkması sebebi ile apartman yönetiminin bankadaki hesaplarına bloke konulduğu, sanığın da bu blokeyi kaldırmak için Madencilik şirketi yetkilileri ile birlikte bu çekleri elinde bulunduran şahsın yanına gittiği ve teminat olarak verilmiş iki çeki geri alabilmek için, apartman yönetim hesabından suça konu 37.000 TL bedelli çeki, keşide edip, cirolayarak verdikleri, suça konu bu çekin de ödenmemesi nedeniyle çek hamili tarafından icra takibine başlanıldığı, dolayısıyla sanık tarafından, teminat olarak bırakılan çeklerin kullanıldığını öğrenmesine rağmen, ödemeden men talimatı vermediği, menfi tespit davası açmadığı gibi Madencilik şirketinin borcuna karşılık da suça konu çekin keşide edilerek verildiği, bu surette sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda,
Sanığın “suç kastı ile hareket etmediğini, Madencilik şirketinin borcunu ödeyeceğini düşünerek hareket ettiğine” ilişkin savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakamayacak şekilde tespiti bakımından, Madencilik şirketi yetkilileri olan ….ile çek hakkında icra takibi yapan’ın olaya ilişkin beyanlarının alınarak, suça konu çekin hangi hukuki ilişkiye istinaden verildiğinin araştırılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre, sanığın suç kastı ile hareket edip etmediği ve suçun yasal unsurlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti ile sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.