Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2016/3927 E. 2018/8153 K. 19.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/3927
KARAR NO : 2018/8153
KARAR TARİHİ : 19.11.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik
HÜKÜM : 1- Sahtecilik suçundan;
a) Sanık … hakkında; TCK’nın 204/1, 43/1, 62, 53 ve 58. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
b) Sanık … hakkında; TCK’nın 204/1, 43/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
2- Dolandırıcılık suçundan;
a) Sanık … hakkında; TCK’nın 158/1-f-son, 62, 52, 53 ve 58. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
b) Sanık … hakkında; TCK’nın 158/1-f-son, 62, 52 ve 53. maddeleri uyarınca mahkûmiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkûmiyetlerine ilişkin hükümler, Cumhuriyet savcısı ile sanık … müdafi ve sanık … tarafından; sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyete ilişkin hükümler ise, sanık … müdafi ve sanık … tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanıkların, ticari ilişki içerisinde oldukları ’den aldıkları kömüre karşılık, boş olarak temin edip, sahte olarak düzenlettikleri 31.750,00 ve 37.500,00 TL bedelli çekleri verdikleri; yine satın aldıkları çay karşılığında Er Çay yetkilisi olan …’e 34.500,00 TL tutarındaki sahte çeki verdikleri, yapılan incelemede çeklerin sahte olarak düzenlendikleri ve iğfal kabiliyetine haiz olduklarının tespit edildiği, bu şekilde sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işlediklerinin iddia olunduğu olayda;
Sanıkların suça konu çekleri, her bir mağdura değişik zamanlarda vermiş olmaları nedeniyle, sahtecilik suçundan dolayı mağdur sayısınca cezalandırılmaları gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1- Sanık … hakkında sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Sanık … hakkında sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Tekerrüre esas alınan Rize 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.03.2009 tarih ve 2007/361-2009/111 sayılı ilamının, incelemeye konu suçun işlenmesinden sonra 21.11.2012 tarihinde kesinleşmiş olması nedeniyle TCK’nın 58. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre uygulama yapılması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sahtecilik suçundan kurulan hüküm fıkrasından TCK’nın 58. maddesi uyarınca hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3- Sanıklar haklarında dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yargıtay CGK’nın 03.03.1998 gün ve 6/8-69 sayılı kararında da açıklandığı üzere önceden doğmuş bir zarar veya bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde zarar veya borç, kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı dikkate alınarak ve dosya kapsamından, sanıklar ile şikayetçiler ve … arasında süregelen bir ticari ilişki olduğunun anlaşılması karşısında; maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin ortaya çıkarılması bakımından, şikayetçiler ile …’in yeniden beyanlarına başvurulup, suça konu çeklerin, kendilerine, önceye dayalı ticari ilişki çerçevesinde bulunan borca karşılık sonradan verilip verilmediği, cari hesap çerçevesinde böyle bir borç bulunmuyorsa bile suça konu olaya ilişkin alışveriş sırasında ödemenin nakit ya da çekle yapılacağı konusunda anlaşmalarının bulunup bulunmadığı sorularak, gerekli görüldüğü takdirde ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılıp, menfaatin elde edilmesi sonrasında suça konu çeklerin verilip verilmediğinin tespit edilmesi neticesinde sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
a) Şikayetçi ’in, şikayet tarihinden birkaç ay sonra zararlarının sanıklar tarafından giderildiğini belirtmesi ve sanıkların …’in bir kısım zararlarını giderdiklerini ifade etmeleri karşısında; …’in zararının giderilip giderilmediği ve kısmi ödeme nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerine muvafakat edip etmediği de sorularak her bir mağdur yönünden TCK’nın 168. maddesinde yer alan etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
b) Sanık … hakkında kurulan hükümde tekerrüre esas alınan Rize 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.03.2009 tarih ve 2007/361-2009/111 sayılı ilamının, incelemeye konu suçun işlenmesinden sonra 21.11.2012 tarihinde kesinleşmiş olması nedeniyle TCK’nın 58. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre uygulama yapılması,
Kanuna aykırı olup, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık … müdafi ve …’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 19.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.