Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2016/3692 E. 2018/7964 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/3692
KARAR NO : 2018/7964
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık hakkında atılı suçlardan beraat

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, katılandan aldığı ve bedeli ödenmiş olan 40.000 TL bedelli senedi iade etmeyerek tahrif edip 640.000 TL haline getirdiği ve bu senetle 200.000 TL için icra takibi başlatıp katılanın taşınmazını haczettirdiği iddia ve kabul edilen olayda;
1)Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat hükmüne dair temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Mahkemenin, belge aslı üzerinde yaptığı inceleme neticesinde; tahrifatın gözle görülür olması ve yapılan sahteliğin iğfal kabiliyetinin bulunmaması nedeniyle suçun unsurunun oluşmadığını belirterek verdiği beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2)Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükmüne dair temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Her ne kadar mahkeme tarafından belgenin iğfal kabiliyetinin olmaması nedeniyle nitelikli dolandırıcılık suçunun da hile unsurunun oluşmadığından bahisle beraat hükmü verilmiş ise de; tahrif edilmiş olan senedin icra takibine konulduğu, katılana ait taşınmazın haczedildiği, sanığın; katılanla arasında var olduğunu savunduğu yüklü miktardaki ticari ilişkiyi herhangi bir belge ve fatura ile ispat edemediği, bilirkişi raporuna göre senet üzerinde oynama yapıldığının sabit olduğu ve sanığın 200 bin TL’lik alacağı için katılandan 640 bin TL’lik senet almasının oluşa uygun olmadığı nazara alındığında; atılı suçun sanık tarafından işlendiği sabit olup, nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken yazılı şekilde sanığın beraatine hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.