Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2016/2139 E. 2018/1422 K. 28.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/2139
KARAR NO : 2018/1422
KARAR TARİHİ : 28.02.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-Sanık hakkında; TCK’nun 157/1, 62, 52, 53.
maddeleri gereğince mahkumiyet
2-Sanık hakkında; TCK’nun 207/1, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Özel belgede sahtecilik ve basit dolandırıcılık suçlarından, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, Cumhuriyet Savcısı ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın sanığa sattığı mal karşılığında, sanığın suça konu Yapı Kredi Bankası’na ait 11/10/2011 keşide tarihli, keşide yeri Site, 11.600 TL bedelli keşidecisi İlke Makine ve Tesisat San.Tic.Ltd Şti. olan hamiline düzenlenmiş çeki katılana verdiği, bankaya ibraz edildiğinde sahte olduğunun anlaşıldığı, bu şekilde dolandırıcılık ve sahtecilik suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın savunmasında katılana suça konu çeki vermediğini; nakit karşılığında alışveriş yaptığına ilişkin savunması karşısında; gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin tespiti bakımından; katılan tarafından dosyaya sunulan senet ile ilgili sanığın savunmasının yeniden alınarak senet verip vermediğini inkarı halinde senet ve çek üzerindeki imza ve yazıların sanığa ait olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve katılanın beyanı alınarak sanığın bahse konu çeki önceden … borcuna karşılık verip vermediğinin, aralarındaki ticari alışverişe ilişkin sevk irsaliyesi, fatura veya ticari muhasebe kayıtlarının olup olmadığının sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 11/07/2014 tarih ve 2013/15-782 Esas ve 2014/355 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere çekin hile unsuru olarak kullanılmasının daha ağır bir cezayı gerektirmesinin nedeni mağdura bakan yönüdür. Yasal unsurları eksik ya da tümden sahte oluşturulmuş bir çek kullanılarak işlenen dolandırıcılık suçlarında da, bankanın bir maddi varlığı veya böyle bir maddi varlığın bulunduğu algısı hile olarak kullanılmakta, mağdur “çek”e güvendiği için daha kolay aldatılmaktadır. Kaldı ki çekin unsurlarının eksik olması bankanın maddi varlığı olduğu olgusunu da değiştirmemektedir. Bu nedenle aldatma kabiliyetini haiz olması şartıyla çekin tümden sahte olarak oluşturuşmuş olması veya unsurlarının eksik olmasının suçun bu nitelikli halinin oluşumu bakımından bir önemi bulunmamaktadır. Somut olayda, keşide yerinde ‘Site’ yazan sahte çek nedeniyle, sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 158/1-f, son maddesi gereğince mahkumiyeti yerine suç vasfında yanılgıya düşmek suretiyle basit dolandırıcılık suçundan hüküm kurularak eksik ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet Savcısının ve sanığın sübuta dair temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakların saklı tutulmasına, 28/02/2018 tarihinde oybirlğiyle karar verildi.