Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/9824 E. 2015/26893 K. 16.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/9824
KARAR NO : 2015/26893
KARAR TARİHİ : 16.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; katılan …’nin ikametinde yalnız başına yaşadığı, suç tarihinde ev telefonundan arayan sanığın kendisini polis olarak tanıtıp, bazı şahısların parasına el koyduğunu, yardımcı olacağını, bunun gizli bir operasyon olduğunu, kimseye haber vermemesini söylediği, bankada parası olup olmadığını, evde ziynet eşyasının bulunup bulunmadığını sorduğu, sanığın katılana evde bulunan parası ve ziynet eşyalarını alarak dışarı çıkarmasını istediği, katılanında evinde bulunan 10.000 TL değerindeki altını ile 1000 TL nakit parasını ve banka cüzdanını alarak dışarı çıktığı, sanığın katılanı dışarıda bir müddet oyaladıktan sonra tekrar eve gitmesini ve telefonu kendisinden başka kimseye açmamasını istediği, ertesi gün sanığın yine katılanı aradığı, katılanın evde yalnız olduğunu, dışarıda kar olduğu için dışarı çıkamayacağını söylediği, bu arada yeğeni İlknur’un da olayı polise haber verdiği, olay yerine gelen polislerin dışarıda beklediği, katılanın elindeki para ve ziynet eşyalarını bir poşete koyarak binanın önüne gelen sanığa attığı, sanığın poşeti alıp tamamen hakimiyetine geçirdikten sonra çevrede tertibat alan polisler tarafından yakalandığı anlaşılmakla mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 16.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.