Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/9360 E. 2015/27769 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/9360
KARAR NO : 2015/27769
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

MAHKEMESİ :Dinar Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli,olayın özelliği,fiille olan ilişkisi,mağdurun durumu,kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
TCK’nın 158/1-e bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi,nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir. Bu nitelikli halin oluşması için,eylemin kamu kurum ve kuruluşlarının mal varlığına zarar vermek amacıyla işlenmesi gerekir. Zarar vermek, kamu kurum ve kuruluşlarından hakkı olmayan bir parayı almak yada bir borcu geri vermemek şeklinde olabilir. Bu suçun zarar göreni kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmesi söz konusu değilse bu suç oluşmayacaktır. Dolandırıcılık suçunun kamu yararına çalışan hayır kurumlarının zararına işlenmesi madde kapsamında değildir.
Sanığın, … köyü Çevlik mevkiinde bulunan mülkiyeti kendisine ait tapulu … ve … parsel sayılı taşınmazları fiilen ekmeyip, söz konusu taşınmazları harici olarak … isimli kişiye verdiği halde, belirtilen yerler için gerçeğe aykırı belgeler hazırlayarak doğrudan gelir desteği başvurusunda bulunarak haksız menfaat temin etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda, söz konusu taşınmazların, destek alınan dönemde gerçekten ekildiği, bu ekim döneminde sanıktan başka bir kişiye ödeme yapılmadığı, tarlaların sahibinin sanık olduğu, tarlaların başkasına kiraya verildiğine dair herhangi bir belge veya başka bir delil olmadığı, ortada gerçeğe aykırı düzenlenen bir belge bulunmadığı, ilgili kurumun, ekim yapılan bir yer için sanığa ödeme yapmasında herhangi bir kurum zararının bulunmadığı, bu nedenlerle, sanığa atılı suçların yasal unsurlarının oluşmadığı dikkate alınarak bu gerekçelere dayanan ve Yargıtay bozma ilamına uyan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,29/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.