YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6646
KARAR NO : 2015/31171
KARAR TARİHİ : 11.11.2015
Tebliğname No : 6 – 2013/256945
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Konya 11. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/05/2013
NUMARASI : 2013/322 (E) ve 2013/433 (K)
SANIK : H.. E.., M.. Ö..
SUÇ : Nitelikli mala zarar verme, hırsızlık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Hırsızlık suçunda ise, menkul bir malın sahibinin rızası dışında alınması, mal üzerinde sahibinin zilyetliğine son verilmesi, mağdurun suç konusu eşya üzerindeki zilyetlikten doğan tasarruf haklarını kullanmasının olanaksız hale gelmesi söz konusudur.
Sanıkların hırsızlık yapmak amacıyla anlaşarak sanık H.. E..’e ait … plakalı araçla gündüz vakti M.. B..’ne ait eski malzemelerin saklandığı depoya gittikleri, sanık … deponun kapısında bulunan kilidi kırarak kapıyı açtığı ve birlikte içeriye girdikleri, sanıkların yirmi altı adet varil ile bir adet tır dingilini araca yükledikten sonra olay yerinden ayrıldıkları, varillerin yüklü olduğu araçla seyir halindeyken kaza yapmaları neticesinde yakalandıkları, bu suretle sanıkların kamu malına zarar verme ve hırsızlık suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda; sanık ifadeleri, katılan beyanı, tutanaklar ile tüm dosya kapsamına göre sanıkların mahkumiyetlerine yönelik kabulde, aşağıda belirtilen nedenler dışında isabetsizlik görülmemiştir.
Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık M.. Ö.. hakkında 5237 sayılı TCK’ nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanıkların yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- 5237 sayılı TCK’nın 54/3. maddesine göre, suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesinin, işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı anlaşıldığında müsaderesine hükmedilmeyebileceği hükmüne yer verilmekle ve aracın değerinin, hırsızlığa konu variller ve tır dingilinden değerinden çok fazla olması ile suça konu aracın tamamen hırsızlığa konu eşyaya tahsis edilmesi ya da zula oluşturulması durumlarının söz konusu olmaması dikkate alınarak, suçta kullanılan aracın değeri denetime olanak sağlayacak şekilde tespit edildikten sonra, çalınan mallar ile aracın değerinin orantılı olup olmadığı, müsadere kararının işlenen suça nazaran daha ağır ve hukuka aykırı sonuçlar doğurup doğurmayacağı hususları karar yerinde gösterilip tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, suçta kullanıldığından bahisle araç hakkında müsadere kararı verilmesi,
2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.