Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/6595 E. 2015/32371 K. 17.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6595
KARAR NO : 2015/32371
KARAR TARİHİ : 17.12.2015

Tebliğname No : 2 – 2013/133307

MAHKEMESİ : Gürpınar Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29/01/2013
NUMARASI : 2011/332, 2013/57
SUÇ : Kamu malına zarar verme, hırsızlık

Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Suça sürüklenen çocukların aynı köyde ikamet ettikleri ve değişik tarihlerde civar köylerde bulunan telefon direklerini testere ile keserek telefon kablolarını çıkarıp sattıkları, bu şekilde suça sürüklenen çocukların üzerlerine atılı hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda,
1-Suça sürüklenen çocuklar S.. G.., B.. K.. ve G.. S.. hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuk savunması, müşteki ifadesi, görgü tespit ve yakalama tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde aşağıda belirtilen bozma nedeni dışında bir isabetsizlik bulunmamıştır.
5237 sayılı TCK’nın 142/1-a maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası temel ceza olarak belirlenip TCK’nın 43/1 ve 31/3 maddeleri uyarınca artrım ve indirimlerin yapılmasından sonra aynı yasanın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken 1 yıl 4 ay 20 gün yerine 1 yıl 4 ay hapis cezasıyla cezalandırılmalarına karar verilerek suça sürüklenen çocuklara eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak,
5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, suça sürüklenen çocuklar için hükmedilen hapis cezası nedeniyle haklarında 5237 sayılı aynı Kanunun 53/1. maddesinde gösterilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından “ TCK 53.madde gereğince suça sürüklenen çocuklar hakkında güvenlik tedbirlerine hükmedilmesine” ilişkin kısmın çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Suça sürüklenen çocuklar S.. G.., B.. K.., G.. S.. hakkında kamu malına zarar verme ve suça sürüklenen çocuk F.. K.. hakkında hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuk savunması, müşteki ifadesi, görgü tespit ve yakalama tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde aşağıda belirtilen bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak,
a-) Suça sürüklenen çocuk F.. K.. hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK’nın 142/1-a maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası temel ceza olarak belirlenip TCK’nın 43/1 ve 31/2 maddeleri uyarınca artırım ve indirimlerin yapılmasından sonra aynı yasanın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken 1 yıl 15 gün yerine 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuklar G.. S.., S.. G.., B.. K.. hakkında kamu malına zarar verme suçundan 5237 sayılı TCK’nın 152/1-a maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası temel ceza olarak belirlenip TCK’nın 43/1 ve 31/3 maddeleri uyarınca artrım ve indirimlerin yapılmasından sonra aynı yasanın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken 8 ay 10 gün yerine 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmalarına ve suça sürüklenen çocuk F.. K.. hakkında kamu malına zarar verme suçundan 5237 sayılı TCK’nın 152/1-a maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası temel ceza olarak belirlenip TCK’nın 43/1 ve 31/2 maddeleri uyarınca artrım ve indirimlerin yapılmasından sonra aynı yasanın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken 6 ay 7 gün yerine 5 ay 15 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilerek eksik ceza tayini,
b-) 5237 sayılı TCK’nın 50/3.maddesi uyarınca suç tarihinde 18 yaşını bitirmemiş olan suça sürüklenen çocukların mahkum edildikleri bir yıl ve daha az süreli hapis cezalarının, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,
c-) 5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, suça sürüklenen çocuklar için hükmedilen hapis cezası nedeniyle haklarında 5237 sayılı aynı Kanunun 53/1. maddesinde gösterilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle suça sürüklenen çocukların kazanılmış haklarının CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca saklı tutulmasına, 17.12.2015 tarihinde tarihinde oybirliği ile karar verildi.