Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/3005 E. 2018/931 K. 13.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3005
KARAR NO : 2018/931
KARAR TARİHİ : 13.02.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f, 168/1, 52/2, 53/1, 58/6 ve 245/1-5, 168/1, 52/2, 53/1, 58/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık ve banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, 01.04.2013 tarihinde şikayetçi …’a ATM’den para çekme konusunda yardım etme bahanesiyle şikayetçinin hesabında bulunan 140 TL’yi çekip 100 TL’yi şikayetçiye, 40 TL’yi ise ATM’de işlem yaparak kendi hesabına havale etmek suretiyle banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunu; 17.04.2013 tarihinde ise şikayetçi …’nun harç bedeli olarak ATM aracılığıyla bankaya 175 TL para yatırmak istediği sırada şikayetçiye yardım etme bahanesiyle 175 TL parayı harç bedeli olarak yatırıp daha sonra şikayetçiye hitaben “ikinci bir hesabınız var, bu hesaba da 175 TL yatırmanız gerekiyor, aksi halde iki katını ödersiniz” diyerek müştekiyi ikna ettikten sonra şikayetçiden bir kez daha aldığı 175 TL parayı bu kez şikayetçinin ikinci hesabına yatırma bahanesi ile kendi adına aynı bankada bulunan hesaba yatırmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia ve kabul edildiği olayda,
1-Sanığın banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık, tanık ve katılan beyanları, teşhis tutanağı, banka dekontları ile tüm dosya kapsamına göre mahkemenin mahkumiyet kararına ilişkin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Söz konusu eylemin, sanığın şikayetçi …’ya ikinci bir hesabının daha olduğunu, bu hesaba da aynı şekilde harç olarak 175 TL daha yatırması gerektiğini, aksi halde iki katı para ödemek zorunda kalacağını söyleyip hileli hareketlerle şikayetçiyi ikna ettikten sonra aldığı 175 TL parayı şikayetçinin ikinci hesabına yatırma bahanesi ile kendi adına aynı bankada bulunan hesaba yatırması şeklinde gerçekleşmesi karşısında,
Dolandırıcılık suçunda unsur olan hilenin kullanılmasından sonra, paranın banka aracılığı ile sanığın kendi hesabına gönderilmesi nedeniyle, hilenin gerçekleşmesinde ödeme aracı durumunda bulunan bankanın rolünün bulunmadığı dikkate alınarak, sanık hakkında TCK’nın 157/1. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması gerektiği, dolandırıcılık suçu nedeniyle ise hükümden sonra ve 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması gerektiği gözetilmeksizin suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 13/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.