Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/2757 E. 2018/870 K. 13.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2757
KARAR NO : 2018/870
KARAR TARİHİ : 13.02.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-h, 62, 52/2, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmolunan ceza miktarlarına nazaran sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanığın olay tarihinde … Beyazit Caddesi No: 20/B Çambidi Bornova adresinde bulunan … Büfe isimli işyerini işlettiği, katılan …’ın ise British American Tobacco firmasının satış temsilcisi olduğu, sanığın düzenli olarak büfesine sigaraları katılandan aldığı ve bedelini ödediğini, olay günü 48.478,75 TL tutarında sigara siparişi verdiği, parayı banka hesabına yatıracağını söylediği, katılanın siparişi sanığın işyerine teslim ettiği, paranın bankaya yatmadığını görmesi üzerine tekrar büfeye geldiğinde işyerinin boşaltıldığını ve kapatıldığını gördüğü, sanığın bu şekilde tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia olunduğu olayda;
TCK’nın 158/1-h maddesinde yer alan suçun oluşabilmesi için, öncelikle bir şirketin olması, failin ise o şirketin yöneticisi veya şirket adına hareket etmeye yetkili temsilcisi, şirket müdürü olması ve suçun, şirketin faaliyeti sırasında ve yine bu faaliyetle ilgili olarak üçüncü kişilere karşı işlenmesinin gerektiği dikkate alınarak, dosya kapsamında bulunan faturanın da sanık adına düzenlenmemiş olduğunun da anlaşılması karşısında; sanığın tacir veya ticari şirket yöneticisi olup olmadığının araştırılıp, ilgili belgelerin dosyaya konulmasından sonra, eylemin nitelikli dolandırıcılık kapsamında kalıp kalmadığının karar yerinde tartışılması gerektiği, sanığın eyleminin ticari faaliyet kapsamında olmadığının tepsit edilmesi halinde ise sanığa atfedilen eylemin TCK’nın 157/1 maddesinde belirtilen basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.