Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/14325 E. 2016/633 K. 20.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14325
KARAR NO : 2016/633
KARAR TARİHİ : 20.01.2016

Tebliğname No : KD – 2014/25209

Sanıklar O.. U.., H.. U.. hakkında hakaret ve mala zarar verme suçlarından açılan dava sonucunda, katılan vekilinin sanıklar hakkında şikayetinden vazgeçtiği gerekçesiyle sanıklar hakkında açılan kamu davasının 5237 Sayılı TCK’nın 73/4 maddesi yollamasıyla CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca düşürülmesine dair verilen Gündoğmuş ASliye Ceza Mahkemesinin 29/03/2013 tarih 2011/12 esas ve 2013/48 sayılı kararı aleyhine katılan vekilinin vaki temyiz istemleri mala zarar verme suçu yönünden onama, hakaret suçu yönünden bozma görüşüyle dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.02.2015 tarih ve 2014/25209 sayılı tebliğnamesi ile dairemize gönderilmiş, Dairemizin 17/09/2015 tarih ve 2015/3126 Esas 2015/28924 Karar sayılı ilamıyla anılan hükümler yönünden hükümlerin onanmasına oyçokluğu ile karar verilmiştir.
6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un yürürlüğe girmesi üzerine anılan Kanun’un 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan hakaret ve mala zarar verme suçları ile ilgili verilen onama ilamına yapılan itiraz üzerine yapılan incelemede;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden KABULÜNE,
Dairemizin 17.09.2015 tarih ve 2015/3126 Esas 2015/ 28924 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Mala zarar verme ve hakaret suçlarından sanık hakkında açılan kamu davasının şikayetten vazgeçme nedeniyle düşürülmesine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıkların temyiz kapsamında olmayan sanıklar M.. Y.., A.. Y.. ve R.. Y.. ile iştirak halinde katılana hakaret ettikleri ve katılana ait ekili mahsulüne zarar verdiklerinin iddia olunduğu olayda, katılanın şikayet dilekçesi ve mahkemede alınan ifadesinde, ilk önce sanık M.. Y..’un üzerina atılı bulunan suçları işlediği ve kendisinin olay yerinde uzaklaştıktan sonra diğer sanıklar Rahime’nin katılana yönelik eylemlerini gerçekleştirdiği ve bu bağrışmaları duyan diğer sanık H.. U..’ın olay mahalline gelerek katılan Y.. İ..’a karşı atılı suçları işlediği elindeki sopayı fırlattığı ve sinkaflı sözlerle küfür ettiği ve arkasından sanık A.. Y.. geldiği ve sonrasında sanık Onur Uyanık’ta meydana gelen tartışmaya ve kavgaya katıldığına yönelik beyanı karşısında, sanıkların eylemlerinin fikir ve eylem birliği içinde önceden aralarında anlaşarak iştirak halinde gerçekleştirdirdiklerine dair bir delilin bulunmadığı anlaşılmakla, bu nedenle katılanın yargılama sırasında sanıklar M.. Y.., R.. Y.. ve Ali Yavuz hakkındaki şikayetten vazgeçmesinin diğer sanıklar H.. U.. ve O.. U..’a sirayetinin mümkün olmadığı, sanıklar H.. U.. ve O.. U.. hakkında yargılamaya devamla atılı suçlardan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 20.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.