Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/14185 E. 2015/30773 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14185
KARAR NO : 2015/30773
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

Tebliğname No : 15 – 2015/306885

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/05/2015
NUMARASI : 2015/129 (E) ve 2015/125 (K)
SANIK : D.. B..
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; Failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın, Yeni Asır Gazetesinin internet ekine Belarus ülkesinde çalışacak alçıcıların arandığına dair ilan vermesi üzerine, şikayetçilerden M.. D..’ın bu ilanı görerek diğer şikayetçi Cihan’a durumu aktardığı, her ikisinin olay tarihinden önce sanık ile buluştukları, sanığın pasaport, sağlık raporu ve sabıka kaydı çıkartıp 90 ABD Doları da vize masrafı vermeleri gerektiğini söylediği, şikayetçilerin şartları kabul edip iki arkadaşları daha olduğunu, onların da gelip gelemeyeceklerini sordukları, sanığın aynı şartların onlar için de geçerli olduğunu söylemesi ile diğer şikayetçiler Bülent ve Alp’in de bu işe dahil olduğu, dört şikayetçinin de konsolosluk yakınında sanık ile buluştukları, hepsinin evraklarını ve 90 ABD Doları parayı verdiği, ancak şikayetçi Bülent’in yanında yeterli parası olmadığı için 20 TL verdiği, para ve evrakları alan sanığın konsolosluk binasına girip birkaç dakika sonra çıkarak işlemlerini hallettiğini, birkaç gün sonra pasaportları vizeli bir şekilde alacağını söyleyerek şikayetçilerin yanından ayrıldığı, işlemlerin kısa sürmesinden kuşkulanan şikayetçilerin konsolosluk görevlilerini arayarak haklarında bir başvuru olup olmadığını sorup, hiçbir başvuru olmadığını öğrenmeleri üzerine kolluk güçlerine müracaat ederek sanığın yakalanmasını sağladıklarının iddia edildiği olayda, sanık ve şikayetçi beyanları, gazetede yer alan iş ilanı, sanığın şikayetçilere ait pasaportla yakalandığına dair tutanak, ödeme makbuzları ile tüm dosya kapsamına göre, eylemin 5237 sayılı TCK’nın 157. maddesinde tarif edilen zincirleme şekilde dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddiyle hükmün ONANMASINA, 04/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.