Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/14147 E. 2015/30611 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14147
KARAR NO : 2015/30611
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

Tebliğname No : 15 – 2015/279288

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 34. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/05/2015
NUMARASI : 2015/106 (E) ve 2015/314 (K)
SANIK : M.. Y..
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın, katılanlardan ……. işlettiği …….. Tesisleri’ne gelerek orada gece bekçisi olarak görev yapan diğer katılan ……. kendisinin kamera işi yaptığını, bu işyerine kamera sistemi takacağını, işyeri sahiplerinin bu durumdan haberdar olduğunu belirterek işyerinde bulunan televizyon kabloları ile uğraşmaya başladığı, bu sırada sohbet ederken işyerinde çalışan kişileri tanıdığını söyleyip, bu kişiler ile bilgiler vererek katılan A nın güvenini sağladığı, daha sonra işyerinde bulunan 106 ekran plazma TV’nin arkasına bağlantı yaparken bağlantının burada olamayacağını, söküp kendi dükkânında kamerayı monte etmesi gerektiğini söyleyerek plazma TV’yi arabasına yüklediği, ayrıca katılan A dan sabah geri vereceğini söyleyip 50 TL yakıt parası alarak olay yerinden ayrıldığı olayda; yerel mahkemenin 27/11/2012 tarih 2012/11 E. 2012/816 sayılı kararıyla sanığın mahkumiyetine karar verildiği, Dairemizin 12/01/2015 tarih ve 2014/18248 esas, 2015/129 sayılı kararıyla sanığın hileli hareketlerinin katılan Ş’ in gece bekçiliğini yapan katılan …….. yönelik olduğu, katılan Ş. un daha sonra katılan ……’den durumu öğrendiğinin anlaşılması karşısında tek suçtan hüküm kurulması yerine her iki katılana yönelik ayrı ayrı hüküm kurulmak suretiyle fazla ceza tayini gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği anlaşılmakla;
Mahkemece bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkûmiyet kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmadan sonra yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 02/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.