Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/12776 E. 2018/7642 K. 06.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12776
KARAR NO : 2018/7642
KARAR TARİHİ : 06.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : a) Sanık … hakkında TCK’nın 155/2, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet
b) Sanık … hakkında TCK’nın 155/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklardan …’nun yönetim kurulu başkanı olduğu …. Tic. A.Ş’nin şikayetçi Finansal Kiralama şirketi ile imzaladığı finansal kiralama sözleşmesi ile sanıklara teslim edilen taşınır malların borcun ödenmemesi nedeniyle sözleşmesinin fesh edilmesi üzerine gönderilen ihtarnameye rağmen süresi içinde katılan şirkete iade edilmeyerek hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda,
1-Sanık … hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın finansal kiralama sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalaması nedeniyle hukuki sorumluluğunun bulunmasına karşın cezai sorumluluğunun bulunmaması karşısında, sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de,
Sanık hakkında TCK’nın 155/2. maddesi uyarınca hapis cezası ile birlikte adli para cezasına hükmedilmemesi,
2-Sanık … hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın, söz konusu taşınır malların katılan şirkete teslim edilmek üzere şirketlerinde hazır bulunmasına karşın ihtarnameden sonra teslim alınmadığını savunması, dosya içerisinde fotokopileri bulunan 27.05.2010 tarihli “rızaen teslim tutanağı” ve eki olan taraflar arasında düzenlenmiş “protokol” ile “söküm ve yükleme çalışmalarına başlama ve teslim tutanağı” içeriğine göre, bir kısım taşınır malların katılan şirket tarafından teslim alındığı, kalan malların tesliminin ise protokole bağlandığının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açığa çıkarılabilmesi ve sanığın suç kastının belirlenebilmesi amacıyla, söz konusu belgelerin asılları veya onaylı suretleri temin edilerek incelenmesi, şikayetçi şirketten suça konu taşınır malların tam ve eksiksiz olarak iade edilip edilmediği, edildi ise hangi tarihte iade edildiğinin sorulması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de,
a) Sanık hakkında TCK’nın 155/2. maddesi uyarınca hapis cezası ile birlikte adli para cezasına hükmedilmemesi,
b) Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan hükümlülüğün doğrudan hükmolunan kesin nitelikteki 100 TL adli para cezası olması ve sanığın adli sicil kaydındaki diğer hükümlülüklerin de tekerrüre esas alınamayacak olması gözetilmeden sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanması,
Kanuna aykırı olup, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, sanık … hakkında ceza verilmesi halinde aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 06/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.