Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/12108 E. 2018/7543 K. 01.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12108
KARAR NO : 2018/7543
KARAR TARİHİ : 01.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık (değişen suç vasfıyla hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma)
HÜKÜM : Sanıklar hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, TCK’nun 155/2, 62/1, 52/2-4 ve 51. maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarından, sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık … müdafii, sanık … ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Sanık …’ın üç ay, Ali’nin ise iki yıl süreyle katılan şirkette pazarlama ve dağıtım görevlisi olarak çalıştıkları, bu süre içeresinde müşterilerden tahsil etmiş oldukları toplam 31.290,99 TL’yi katılan şirkete teslim etmeyerek uhdelerinde tuttukları, bu hususu gizlemek amacıyla 124 adet senedi ileri tarihli vade göstermek suretiyle düzenlendikleri, bu suretle sanıkların resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia olunan somut olayda,
1-Sanıkların katılan şirkette dağıtım elemanı olarak çalıştıkları dönemde, katılan adına tahsil ettikleri paraları katılan şirkete teslim etmeyerek kendilerine mal edindikleri ve bu hususuda gizleyebilmek için emanate kayıtlı 124 adet senedi sahte olarak düzenledikleri şeklinde gerçekleşen eylemlerin subut bulmasına ve sanıkların zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik ve zincirleme şekilde hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanmak suçlarından cezalandırılmalarına karar verilmesi yerine, sanıkların eylemlerinin prim alacaklarının tahsili amacıyla gerçekleştirdikleri bir bütün halinde hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanmak suçu olarak kabulü ile birer defa olmak üzere yazılı şekilde hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanmak suçundan cezalandırılmalarına karar verilmesi,
2-Sanık …’ın, katılan şirkete 2.500,00 TL ödeme yaptığını beyan etmesi, katılan vekilinin de şikayet dilekçesinde bu beyanı doğrulaması karşısında; TCK’nın 168/4. maddesi gereğince, katılanın kısmi ödemeye rıza gösterip göstermediği sorulup, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi,

3-Emanete kayıtlı suça konu senetlerle ilgili herhangi bir karar verilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık … müdafii, sanık … ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 01/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.