YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/11912
KARAR NO : 2015/28216
KARAR TARİHİ : 08.09.2015
MAHKEMESİ : Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için; sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı yada kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tuttuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır.
Somut olayda; katılanın borcu karşılığında, sanık C.. Ö..’a 10.000 TL meblağlı senet verdiği, borcu ödeyememesi üzerine sanığa borcuna karşılık olmak üzere birden çok icra dosyasında alacaklı olduğu miktarları temlik ettiği, sonrasında sanık C.. Ö.. kendisine senedin iadesi için temlik edilen Balıkesir 3. İcra Müdürlüğü’nün 2004/183 esas sayılı dosyasındaki 30.000 TL’lik alacağı Balıkesir 2. Noterliğinin 09.11.2006 tarih ve 30312 yevmiye nolu belgesi ile ……. isimli şahsa temlik ederek 30.000 TL tahsil ettiği halde esas alacak miktarı olan 10.000 TL meblağlı senedin tahsili için başlattığı Balıkesir 3. İcra Müdürlüğü’nün 2006/2457 esas sayılı icra takibini kaldırmadığı ve bu şekilde üzerine atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık, tanık ve katılan beyanları ile tüm dosya kapsamına göre atılı suçun sanık tarafından işlendiği anlaşılmakla hakkında verilen mahkumiyet kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı yasanın 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’un 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; Fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla ”30 gün”, ”25 gün” ve ”500 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla ”5 gün”, ”4 gün”, “80 TL” adli para cezası ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.