YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/11430
KARAR NO : 2015/28537
KARAR TARİHİ : 14.09.2015
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın, “gittigidiyor.com” adlı internet sitesinde bir adet cep telefonu satışı için ilan verdiği, katılanın ilanda yayınlanan telefon numarasından sanıkla temasa geçip telefona müşteri olduğu, katılanın, sanığın istediği parayı sanığın hesabına göndermesine rağmen, sanığın, katılana telefonu göndermediği, böylece sanığın hileli hareketlerle haksız menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılığa teşebbüs suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
Sanığa yüklenen eylemin, 5237 sayılı TCK’nın 158/1-f maddesinde öngörülen bilişim sistemlerinin araç olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delilleri taktir ve değerlendirmenin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 14/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.