Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/11393 E. 2018/7971 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/11393
KARAR NO : 2018/7971
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Suç İşlemek amacıyla örgüt kurmak, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak, nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık …’ün beraatine, nitelikli dolandırıcılık ve suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçlarından sanıklar …, …, … ve …’ın beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından; resmi belgede sahtecilik suçundan sanık …’ün beraatine ilişkin hüküm o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar …, …, … ve … hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçlarından cezalandırılmaları amacıyla kamu davası açıldığı halde, eylemleri nedeniyle sanıklar hakkında hüküm kurulmamış ise de, zamanaşımı süresi içinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
Sanık …’nın kurucusu olduğu, diğer sanıkların ise üyesi olarak yer aldığı örgütün faaliyeti kapsamında sanık …’nın yetkilisi olduğu Tic. Ltd. Şti.’nin petrol ürünleri satışı yapan katılanın şirketi ile olan ticari ilişki kapsamında katılana çok sayıda çek verdiği, bu çeklerin bir kısmının karşılıksız olduğunun bir kısmında yer alan ciroların ise sahte olarak tanzim edildiğinin belirlendiği, bu şekilde sanık …’nın suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını, eylemleriyle sanık …’nın üzerine atılı suçlara iştirak eden diğer sanıkların ise suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık … hakkında suç işlemek için örgüt kurma suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 19.02.2013 tarih ve 6-1490/59 sayılı kararında açıklandığı üzere, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu kamunun güvenliğine karşı işlenen suçlardan olup dolandırıcılık suçunu işlemek amacıyla kurulan örgütün eylemleri nedeniyle katılanın doğrudan zarar görmesi ve davaya katılması da mümkün olmadığı; bu suç yönünden usule aykırı olarak verilen katılma kararının da hukuken kararı temyiz hakkı vermeyeceği anlaşıldığından katılan vekilinin temyiz inceleme başvurusunun 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Tüm sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık savunmaları, katılan beyanı, ticari defter ve kayıtlar ile taraflar arasındaki ticari ilişkileri gösterir faturalar, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre, mahkemenin beraat hükümlerine ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3-Sanık … hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
20/06/2005 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddeleri gereğince 12 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
4-Sanıklar …, …, … ve … hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 08.06.1997 gün ve 88/147 sayılı kararında da açıklandığı üzere 5271 sayılı CMK’nın 225/1. maddesinde düzenlenen “Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir” amir hükmüne aykırı olarak, iddianamede anlatılmayan eylemler nedeniyle yargılama yapılması ve açılmayan davalardan hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 225. maddesine aykırılık oluşturulması,
Kanuna aykırı olup, o yer Cumhuriyet Savcısı ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 13/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.