YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/11278
KARAR NO : 2018/8120
KARAR TARİHİ : 15.11.2018
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 43, 62, 52,53.
TCK’nın 207/1, 43, 62, 53. maddeleri uyarınca
mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın 01/07/2004 tarihinden itibaren ”Saha Sorumlusu” olarak çalıştığı katılan vakfın, dar gelirli bölgelerde çalışan ailelerin çocukları için bakım ve eğitim hizmeti verme yanında, aynı durumdaki kadınların ekonomik durumunu iyileştirmek için programlar uygulayıp kredi sağladığı, sanığın adlarına kredi tahsis olunan kredi borçlularının yanında, kredilerin iptal edildiği bahanesi ile sözleşme ve senetleri yırtıp yok ettiği ancak durumun fark edilmemesi için yeni sözleşmeleri sahte olarak doldurup, sözleşmeleri kredi başvurusunda bulunan şahısların adına kendisinin imzaladığı, 17 adet kredinin tamamı olan 35.145 TL’yi çeşitli bahaneler ile kredi kullanıcıların elinden aldığı, 21 adet geri ödeme taksitini yasak olduğu halde toplam 9.448.70 TL olarak elden tahsil ettiği ve bu durumu vakfa bildirmediği, grup başvurularından alınan %10’luk teminat bedelini gerek olmadığı halde bireysel başvurulardan da aldığı ve 8 bireysel kredi başvurusundan 1,375 TL tutarında teminat tahsil ettiği, 3 grubun başvurusuna istinaden almış olduğu 810 TL teminat bedelini de işletme merkezine bildirmeyip el koyduğu, bu şekilde toplam 46.778.70 TL tutarındaki parayı almak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından sanığın teselsül halinde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş olup,
Sanık hakkında, adlarına kredi tahsis olunan kredi borçlularını kredilerinin iptal edildiği gibi bahanelerle ikna edip, 17 adet kredinin tamamı olan 35.145 TL’yi kredi kullanıcıların elinden alması şeklinde gerçekleşen eylemlerinin, 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddeleri gereğince yeni düzenlemeye göre uzlaştırmaya tabi olan TCK’nın 157/1 maddesindeki dolandırıcılık suçunu oluşturduğu, iddianame anlatımı ve görevsizlik kararı içeriği de gözetildiğinde, dolandırıcılık suçundan zamanaşımı süresince mahallinde karar alınması mümkün görüldüğünden, tebliğnamedeki bozma istemli düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 15/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.