Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/11054 E. 2015/27787 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/11054
KARAR NO : 2015/27787
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Hırsızlık suçu, bir başkasının taşınır malının, rızası olmaksızın alınması ile oluşur. Rızanın geçerli olabilmesi için bulunması gereken koşulların varlığı hâlinde zilyedin rızası bir hukuka uygunluk nedeni teşkil edecek ve suç oluşmayacaktır. Failin kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla hareket etmesi yeterli olup, bunun fiilen temini şart değildir. Bu yarar, maddi veya manevi olabilir. Almak fiilinden maksat, suçun konusunu oluşturan mal üzerinde mağdurun zilyetliğine son verilmesi, mağdurun suç konusu eşya üzerinde zilyetlikten … tasarruf haklarını kullanmasının olanaksız hâle gelmesidir. Bu tasarruf olanağı ortadan kaldırılınca suç da tamamlanır.
Suça sürüklenen çocuğun, temyiz dışı … ile birlikte katılanın müdürlüğünü yaptığı ilköğretim okulunun ek binasında bulunan laboratuar bölümünün demir korkuluğunu kesip, camını kırmak suretiyle gündüz vakti içeriye girdikten sonra, okulda bulunan … marka bilgisayar kasasını çalarak, meydan semtinde …’ın sahibi olduğu … elektronik isimli işyerine 75,00 TL karşılığında sattığının iddia edildiği olayda;
1-Hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk tarafından okuldan çalınan 4 adet bilgisayar kasasının çevrede yapılan araştırma sonucunda kolluk görevlilerince bulunması, 2 adet bilgisayar kasasının ise suça sürüklenen çocuğun yer göstermesi neticesinde ele geçirilmesine karşın satın alan kişilerin zararlarının devam etmesi nedenleriyle uygulanma koşulları oluşmadığı halde TCK’nın 168. maddesinde yer alan etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından ve ayrıca cezadan indirim yapılmasını gerektiren etkin pişmanlık hükümlerinin yaş küçüklüğü hükümlerinden önce uygulanması suretiyle aynı kanunun 61. maddesine muhalefet edilmesi sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Suça sürüklenen çocuk … hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay bozma ilamına konu ilk hükümde verilen 3.000,00 TL adli para cezasının 24 eşit taksitte alınmasına karar verilmesine ve anılan hükme yönelik aleyhe temyiz bulunmamasına rağmen, bu durumun kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden, bozma sonrasında hükmedilen aynı miktardaki cezanın bu kez 15 eşit taksitle tahsiline karar verilmesi suretiyle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı 326. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında taksitlendirmenin uygulandığı kısmındaki “15” teriminin çıkarılarak yerine “24” rakamının yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.