Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/10329 E. 2015/28313 K. 09.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10329
KARAR NO : 2015/28313
KARAR TARİHİ : 09.09.2015

Tebliğname No : 15 – 2015/164793

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/07/2014
NUMARASI : 2014/104 (E) ve 2014/441 (K)
SANIKLAR : E.. A.., T.. Ş..
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanıkların müştekileri arayarak kendilerini savcı, polis, emniyet amiri olarak tanıtıp adliyeden ve emniyet müdürlüğünden aradıklarını belirtip banka hesaplarına giren terör örgütü mensuplarının hesaplarından örgüte para transferi yaptıklarını, sorumlu duruma düşebileceklerini, örgüt mensuplarının yakalanabilmesi için bildirdikleri hesap numaralarına havale göndermelerini isteyip havale göndermeleri halinde bu havaleyi alacak olan şahısları takiple örgüt mensuplarını yakalayacaklarını, operasyon sonucunda da havale edilen paranın kendilerine iade olunacağı konusunda mizansenler üreterek müştekileri ikna edip bildirdikleri hesap numarasına para gönderilmesini sağladıkları, bu şekilde müştekileri dolandırdıklarının dosya kapsamında bulunan tanık beyanları, banka dekontları, sanıkların soruşturma aşamasındaki tevil yollu ikrarı, banka kamera görüntüleri ve fotoğraf teşhislerinden anlaşılması karşısında sanıklara atılı suçun sübütuna yönelik kabul ve uygulamada bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafiilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 09/09/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.