Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2015/10315 E. 2015/27796 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10315
KARAR NO : 2015/27796
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tehdit, bir kimsenin başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğini veya malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağını veya sair bir kötülük edeceğini bildirmesidir. Bu suçta fail, ağır ve haksız bir zarara uğratılacağını mağdura bildirmektedir. Gerçekleşmesi failin iradesine bağlı olan ve gelecekte vuku bulacak bir kötülüğün, gerçekleşecek gibi gösterilmesidir. Tehdit mağdurun karar verme ve serbest hareket etme özgürlüğünü kısıtlamalı iç huzurunu bozmalı ve onu endişeye düşürmelidir. Mağdura yapılan tehdidin, onun iç huzurunu bozmaya, onda korku ve endişe yaratmaya elverişli olması gerekir. Failin tehdit fiilini bilerek ve isteyerek işlemesi, verileceği söylenen zararın haksız olması yeterlidir. Fiilde korkutuculuk, ürkütücülük, ciddiyet yoksa tehdit kastının varlığından bahsedilemez. Mağdur haksız bir zarara uğrayacağı endişesine kapılmamışsa, korkutuculuk oluşmamıştır. Tehdit suçunun, bahsedilen yasal unsurlarının gerçekleşip gerçekleşmediği olaysal olarak değerlendirilmeli, fail ile mağdurun içinde bulundukları ortam, söylenen sözler, söylenme nedeni ve söylendiği koşullar nazara alınmalıdır.
Sanığın katılan ile arasında husumet bulunduğu, katılanın evini kiralamak isteyen tanık … ile birlikte mahalleye geldiği ve arkadaşı tanık … ‘nın evinin önünde durduğu, burada tanık … ile birlikte oturduğu sırada katılan sanık … ‘in sanık …’ın mahalleye geldiğini haber alıp yanlarına gelerek “bu mahallede ne geziyorsun, seni öldürürüm, öldürtürüm” diyerek tehdit ettiği olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında lehine takdiri indirim yapılmasını gerektirecek bir hususu gözlemlenmediğinden bahisle TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği halde sanığın yargılama sürecinde anlaşılan kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre TCK 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesine karar verilmek suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/06/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.