YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/987
KARAR NO : 2014/3246
KARAR TARİHİ : 24.02.2014
Tebliğname No : KYB – 2014/3515
Güveni kötüye kullanma suçundan sanık A.. D..’ın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 510, 59, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/1-a ve 52/2 maddeleri gereğince 6.000 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul Anadolu 8. Asliye Ceza (kapatılan Tuzla 2. Asliye Ceza Mahkemesi) Mahkemesinin 08/06/2012 tarihli ve 2009/277 esas, 2012/645 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 25.12.2013 gün ve 2013/19540/78702 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07.01.2014 gün ve 2014/3515 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre; suç tarihinin 18/05/2005 olduğu olayda, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesi gereğince lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi gerektiği gözetilmeden hapis cezasının 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre belirlenip, hapis cezasının paraya çevrilmesinde 5237 sayılı Kanun’un 50/1-a ve 52/2. maddelerini uygulamak suretiyle karma uygulama yapılmasında isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12.06.2012 tarih ve 2011/15-440 esas ve 2012/229 sayılı kararında belirtildiği üzere suç tarihinin 18.05.2005 olduğu da gözetilerek, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9.maddesi 3. Fıkrasında yer alan ” Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” başlıklı 7. maddesine nazaran, lehe kanunun tespit edilerek uygulama yapılması gerektiği gözetilmeyerek karma uygulama yapıldığı anlaşılmakla;
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden İstanbul Anadolu 8. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 08/06/2012 ve 2009/277 esas, 2012/645 karar sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesinin 4. fıkrasının “c” bendi uyarınca aleyhte etki etmemek üzere BOZULMASINA, 24/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.