YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5111
KARAR NO : 2014/8655
KARAR TARİHİ : 05.05.2014
Tebliğname No : KYB – 2014/64033
Resmi belgede sahtecilik, kamu kurum ve kuruluşları vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçlarından şüpheliler M.. T.., A.. G.., N.. B.., R.. Ö.. ve N.. Ö.. haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 23/11/2012 tarihli ve 2012/42451 soruşturma, 2012/26559 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müşteki vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesinin 11/03/2013 tarihli ve 2013/225 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 06.02.2014 gün ve 2014/2916/9136 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.02.2014 gün ve 2014/64033 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Manavgat 4. Noterliği aracılığı ile şüpheli R.. Ö..’in babası R. Ö. adına sahte vekaletname tanzim edildiği iddiasına rağmen bu iddianın araştırılmadığı, şüphelilere isnat edilen suçlara ilişkin maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına yarar her türlü delilin re’sen ve etraflıca araştırılarak ortaya çıkacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, soruşturmaya esas bu işlem yapılmadan verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itirazın, Cumhuriyet Başsavcılığınca etkin bir soruşturma yapılmasını sağlamak üzere kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesi’nin 11/03/2013 tarih ve 2013/225 D. İş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince, BOZULMASINA, bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine 05/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.